Şimdi moda Osmanlı ya... Herkes Osmanlıcı kesildi. Kaftan giymeler, araba camına tuğra yapıştırmalar ve bol bol nutuk. Peki, Osmanlı'nın, 21'inci yüzyıla da uyacak hangi olumlu uygulamasını örnek alıyoruz? Hiç!
Çarşamba akşamı Boğaziçi Üniversitesi'nde İdil Biret'i ve Şef Can Okan yönetimindeki Ayvalık Festival Orkestrası'nı dinledik.
Mozart'ın ve İlhan Usmanbaş'ın eserlerinin çalındığı zevkli bir konserdi. İdil Biret piyanoda zaten harika. Gönüllerden oluşan orkestra da gerçekten çok hoştu.
Peki, bunun Osmanlı'yla ilgisi nedir? Şöyle: 19'uncu yüzyıldan, Osmanlı'nın çöküşüne kadar birçok taşra kentinde, gönüllülerden oluşan filarmoni orkestraları vardı.
Kurulmasına genellikle gayrimüslimlerin öncülük ettiği bu orkestralarda, çok sayıda Müslüman da çalıyordu.
Bunları nereden mi biliyorum? Yıllar önce koleksiyoncu Mert Sandalcı ile tanışmıştım. Bu grupların fotoğraflarını biriktiriyordu.
Uluslararası bir müzayedede böyle bir fotoğrafı bin dolara alınca, "Çok şanslıydım" demişti. Çünkü aynı fotoğrafları biriktiren galiba Yunan bir koleksiyoncu varmış. Eğer artırmaya o da girseymiş, fotoğraf iki bin dolara kadar çıkabilirmiş.
Filarmoni orkestralarının sayısı açısından hâlâ Osmanlı'yı yakalayabilmiş değiliz. Ama iş üfürmeye gelince hepimiz Osmanlı âşığıyız. Püf!