Geçenlerde iktisatçı İhsan Işık'ın ülkemizin geleceğini fevkalade ilgilendiren makalesinden söz etmiştim. ("ABD: Ezberinizde ne varsa çöpe atın", 29 Ağustos) Amerikan Rowan Üniversitesi'nde hoca olan Işık'ın birçok başka görevi var: Amerikan Türk Ticaret Odası Başkanlığı ve Merkez Bankası'na danışmanlık gibi...
Ne diyordu Işık? Esas olarak şu: Geliştirdiği teknoloji sayesinde ABD birkaç yıl içinde Rusya'dan daha fazla doğal gaz, Suudi Arabistan'dan daha fazla petrol çıkaracak.
Eskiden olsa büyük askeri gücüyle Suriye'ye müdahale edecek olan ABD, bu yüzden isteksiz davranıyor. Politik ayak sürümelerin ardında bu ekonomik gerçek yatıyordu.
O halde... "ABD'nin Ortadoğu politikasının özünde, petrole konmak vardır" türü sözler artık geçerliliğini yitiriyor. Petrolü ülkesine götürmek ABD'nin birinci önceliği olmaktan çıkıyor.
Peki, bu durumda ABD'nin dünya stratejisinde nasıl bir değişiklik olacak? Şimdi o konuya girelim.
Yeni adı 'eski doğu'
ABD'nin yeni oyun alanı Uzakdoğu olacak. Ekonomik ve politik olarak Çin'in kendisine kafa tutmasını engellemeye çalışacak.
Bunu sadece Prof. İhsan Işık söylemiyor. Şehir ve Kültür üniversitelerinde ders veren, emekli Büyükelçi Murat Bilhan da aynı fikirde...
Bakın ne diyor: "ABD stratejik eksenini Ortadoğu'dan... Kâr edeceği veya dengeleyici unsur olarak gördüğü Çin'i çevrelemek için Pasifik'e kaydırmak istiyor." (Star, 9 Eylül)
Türkiye, Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler için Ortadoğu çok önemli olduğundan...
ABD'nin buralarla ilgisi elbette devam edecek...
Ancak bu ilgideki temel dürtü, ekonomik değil, politik olacak. Dolayısıyla da, müdahaleleri eskisi gibi pata küte, dan dun yapmayabilecek.
Bir ara Suriye yüzünden gerilen ABD-Rusya ilişkileri son iki günde aniden yön değiştirdi.
ABD ipucunu verdi. Rusya öneriyi yaptı.
ABD de kabul etti: Esad elindeki zehirli gaz stoklarını teslim ederse, ABD müdahale etmeyecek.
Bu da nereden çıktı? Ne oluyoruz?
Rusya'ya yeni rol
Genel hatlarıyla olan şu:
ABD, Çin'i çevrelemeye tek başına değil, Rusya ile beraber gitmeyi planlıyor. Çin'in doğusunda Japonya, güneyinde ABD, kuzeyinde Rusya olacak.
Suriye ise bu ortaklığın yolundaki dikenli çalı gibi... ABD ve Rusya, aralarında çatışmadan, ilişkileri fazla germeden, Suriye sorununu devreden çıkarmaya çalışacaklar. Eğer stratejik durum buysa... Ortadoğu'daki herhangi bir soruna ABD'nin müdahale etmesini isteyen aktörlerin çağrıları bundan sonra karşılıksız kalabilir... (Hayati önemini kaybetmiş bir coğrafya için adam niye savaşa girsin, riskler alsın, kamuoyunu tedirgin etsin?) Sanırım ABD ile Rusya'nın birbirine düşman olduğunu kabul ederek yapılmış olan hesapları da çöpe atmak gerekecek.
Kıssadan hisse: Rusya'nın çıkarlarını kale almadan hareket eden aktörler (devlet, siyasi hareket, şirket, terör örgütü) artık dikkatli olmalı... Eskisi gibi ABD'nin otomatik desteğini arkalarında bulamayabilirler.