Afyonkarahisar Şehit Mete Saraç Kışlası'ndaki cephanelik çarşamba akşamı 21.15 sularında havaya uçtu... 25 asker şehit oldu... Patlamanın ardından Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Terör saldırısı ya da sabotaj değil... Kaza olduğuna eminim" dedi... Eminmiş çünkü "oranın yapısını" biliyormuş.
Siyasetçiler âlem insanlar. Vatandaşı aptal yerine koyan açıklamalar yapabiliyorlar.
Halbuki bir sistem, bir yapı ne kadar güçlü ve güvenli olursa olsun... İşin içinde insan unsuru varsa sabotaj yapılabilir.
Olaydan sonra TV'de konuşan Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk, "Kaza demek mümkün değil" dedi: "
1) Gece vakti sayım yapılmaz.
2) Sayımı erler değil; eğitimli, uzman askeri personel yapar.
3) O saatte 25 asker orada ne yapıyordu? Erlerin bulunması mühimmatın taşınması içindir. Sıcak çatışma varsa, mühimmat lazım olabilir...
Ama Afyon'da niye o saatte bu yapılıyor?"

Bizde hakikat geç gelir
Daha sonra Cumhurbaşkanı Gül'ün "Olay ciddi bir şekilde araştırılmaktadır" demesini, Genelkurmay da teyit etti. Araştırılacaktır elbette ama kamuoyuna işin doğrusu söylenir mi? Emin değilim.
Kendi savaş gemisini batırdığını halktan gizlemiş... Uludere'nin sorumlularına kol kanat germiş bir devlet bu... Sadece askeri değil, "şeffaflıktan yanayım" diyerek iktidara gelen siyasetçisi de gerçeği saklıyor.
Dolayısıyla hakikat ortaya çıkana kadar, en mantıklısı, bu patlamayı bir sabotaj olarak kabul etmek... (Hakikat ne zaman ortaya çıkar? O da belli değil. Saddam'ın uçağımızı düşürdüğünü ancak 29 yıl sonra öğrenmedik mi?)

Niye karamsarım?
Evet karamsarım! Çünkü Türkiye bugün iki savaşı aynı anda yaşıyor.
1) İlk savaş PKK ile ilgili. Siyasiler, bürokratlar ve medya ısrarla meseleye terörizm adını veriyor. Eski ve yanıltıcı bir kavramlaştırma bu...
Birçok entelektüel, PKK saldırıları için hâlâ reklam demekte. Örgüt silahla reklamını yapıyormuş. Ne bitmez bir reklam bu ki 28 yıldır sürüyor, 10 binden fazla can alıyor? Bir kere terörizm dediniz mi, işte bu tuhaf noktaya kadar savrulursunuz.
Halbuki terör, PKK'nın kullandığı araçlardan sadece biri. Askeri birliğe yüz kişiyle saldırmak ne zaman terör oldu?
"Peki, ne ad verelim" diyeceksiniz... Alman siyaset bilimci ve savaş kuramcısı Prof. Herfried Münkler, "Yeni Savaşlar" başlıklı kitabında devletlerin karşı karşıya geldiği klasik savaşların miadını doldurduğunu söylüyor. (İletişim Yayınları)

'Korsan Savaş' da deniyor
Demode "İç Savaş" yerine, "Küçük Savaş" ya da "Korsan Savaş" gibi tabirler kullanılıyor yeni savaşlar için. İş o noktaya vardı ki, barışı geçtik, zafer bile istemiyor günümüzün savaş girişimcileri. (Konu çok önemli; devam edeceğim.)
2) Diğer savaş ise geçen yıl başladı. Esad koltuğunu bırakana kadar evam edecek... Hemen sevinmeyin: Suriye'den sonra sıra büyük olasılıkla İran'a geleceği için daha da uzayabilir.
Bu iki postmodern savaş halini alt alta yazıp topladığınızda varacağız sonuç patlamanın sabotaj olduğudur.
Dua edelim de emniyet güçleri barajları, köprüleri, metroları iyi koruyor olsun. Çünkü sıra onlara da gelebilir.