Asıl meseleye gelmeden önce, bir konuyu netleştireyim:
1) Her türlü katliama, etnik temizliğe, soykırıma karşı olmak insanlık gereğidir: Kim yaparsa yapsın, kime yaparsa yapsın...
2) 1992 tarihli Hocalı katliamı elbette vahim bir olaydır. Bilinmeli, anılmalı, duyurulmalıdır...
3) Kimliksiz değiliz: Türkler, Müslümanlar ya da "Türkiyeliler" olarak, Hocalı katliamına karşı ekstra hassasiyet göstermemiz, dünyadaki diğer katliamlara kıyasla öncelik vermemiz normaldir.
Yani kimse, "Hocalı katliamı unutulsun" demiyor. En azından ben demiyorum... (Tamam mı? Anlatabildim mi?)
Ancak bir noktada yollar ayrılıyor... Dünkü yazımda şunu sordum: Nasıl olur da İçişleri Bakanı'nın önünde bir katil (Ogün Samast) övülür ve "Hepiniz Ermenisiniz Hepiniz Piçsiniz" pankartı açılır?
Bazı okurlarımız, "Marjinal gruplar yaptı" dediği için fotoğraflara tekrar baktım.
Gördüğüm şu:
Marjinal gruplar kendi pankartlarını hazırlar. Bu pankartlar genellikle matbu değildir. Zaten az sayıda taşınacağı için elle hazırlarlar ya da fotokopi çıktısı alınır. Velhasıl marjinal grubun pankartları, büyük grubun taşıdıklarından farklıdır.
Hocalı mitingindeki pankartlar ise aynı elden çıkmış. "Hepimiz Türküz Hepimiz" pankartı ile "Hepiniz Ermenisiniz Hepiniz Piçsiniz" pankartı aynı yerde, aynı kişiler tarafından, aynı teknikle hazırlanmış.
Harf karakterine baktığınızda bunu apaçık görüyorsunuz.
Ayrıca kimse "Ne yapıyorsunuz siz" dememiş bunlara... Utanmaları, sıkılmaları yok; kameralara poz veriyorlar.
Tabii aşağılık bir iş olduğunu bildikleri için az sayıda hazırlanmış bu "Piçsiniz" pankartı. Mitingin tamamına hâkim olmamış. Ama hedefledikleri kesimlere de mesaj gönderilmiş işte. Tehdit ediyorlar!