AKP'nin Şanlıurfa milletvekili Faruk Bayrak'ın İstanbul Beykoz'daki evinde bir 'sıra gecesi' yapılmış. Haberi veren Milliyet'te şöyle bir cümle okudum: "Kadınlar ilk başta aynı odadaydı, sonra harem selamlık düzenine geçildi. " Bu cümlenin kötü niyetle yazılmadığından eminim. Ancak 'kadın-erkek ayrışması'nın bir araya geldiği her durumda 'haremselamlık düzeni'nden söz açmak doğru değil.
Şöyle: Sadece Türkiye'de değil, Batı'da da bazen kadınlarla erkekler ayrı ayrı toplanır. Mesela kadınların 'pijama partileri' vardır; muhabbete, şamataya dalarlar. Mahrem ilişkilerini konuşurlar.
Erkekler de aynı şekilde mesela meyhaneye giderler. Aralarında bir kadın varken asla açmayacakları konular rakılara meze edilir.
Harem-selamlık düzeninin kuruluşunda en azından 'manevi baskı' vardır.
Halbuki kadınlar ve erkekler bazen ayrı ayrı toplanmayı özgür iradeleriyle tercih ederler.
Özetle: Kavramların şehvetinden kendimizi korumalıyız!