Hatırlıyorum... İlk maçından sonra Alex için şöyle denmişti: "Alex bu değil... " Halbuki Sambacı tüm temel özelliklerini o maçta göstermişti. Bir çalım attı, rakibi neye uğradığını şaşırdı... Adrese teslim, nefis bir iki pas çıkardı... Önünü boşaltıp kaleye şut çekti... Alex'in ne olduğu, yorgunluğuna ve arkadaşlarını henüz tanımamasına rağmen ortaya çıkmıştı.
Peki ya Anelka nedir? Bilen varsa söylesin! Hayır; bana Avrupa'daki iyi günlerini anlatmayın. F.Bahçe'ye transfer olduğundan beri ne yaptığını soruyorum.
Top geliyor, istop edemiyor... Top geliyor, tam kontrol edecek, rakip ayağını uzatıp dürtüyor... Top geliyor, alıyor, düzeltiyor ama adamı geçemiyor...
Takımı bir kişi eksik bırakıyor. Rakip defanslar için tutulması Alex'ten daha kolay bir oyuncu... Sağa sola kaçıp arkadaşlarına boş alanlar yaratsa; hadi neyse ama onu da doğru dürüst yapamıyor.
Sadece bir maçta 'kurtarıcı' oldu. Hücuma kalkarken top kaptıran Malatya'yı dengesiz ve eksik yakaladı; rakibini güzel bir çalımla geçip, sert bir şutla gol attı. Eğer yaptığı en iyi iş buysa... O zaman kapanan defanslara karşı bir işe yaramayacak demektir.
Sabah'ın G.Saraylı yazı işleri müdürü Emre Ergül, "Ama Allah var, çok güzel yürüyor" diyor. Doğru! Gerçekten de kendine has bir adım atış biçimi var. Hoş! Ve şimdilik boş. Yarın ne olacağını ben göremiyorum.