BU hakem alemini kökünden, temelinden temizlemek lazım. Çünkü bunlar kokuşmuşlar. Nasıl mı? Ya kardeşim yıllarca subay-astsubay hakemler hegemonyası vardı. Bu işle çok uğraştım ve temizlendi. Yıllardır da baba-oğul, akraba ve iş ortaklığı hegemonyası var. Eğer bunu kıramazsanız bu sistemi düzeltemezsiniz.
Bakınız; İstanbul bölgesinden hakem yükseltilecek. 11 tane hakem ismi belirleniyor. İlk 6'sının babası eski hakem ve gözlemciler. Ayıptır ya! Yani siz bu sıralamayı yaparken tesadüf olduğunu mu zannediyorsunuz? Hayır. Bu hakemlere giden gözlemciler, hakemlerin babaları tarafından ya baskıyla ya da dost ilişkisi yüzünden yüksek puan vererek bu sıralamayı meydana getiriyor.
Size daha da bir enteresan misal vereyim. Geçtiğimiz dönemlerde babası MHK'de görev alıp, oğlunun maçındaki gözlemciye telefon açan MHK üyeleri vardı. Böyle bir sistemde hakemliği nasıl ileriye götürebilirsin?
Yetkili olsam, 11 hakemin 6'sını hakemliğin dışına atarım. Yanlarında babalarını da veririm öyle atarım. Babalarını da alıp gitsinler. Peki, bitti mi? Hayır. Geçen yıl bu hakemlere bu puanları veren gözlemciler kimlerse bu seneden itibaren bunlara da gözlemcilik yaptırmam. Çünkü bu zihniyet hakemliği şevkle yapan, lisan bilen, fiziği düzgün ama maalesef babası, akrabası ve iş ortağı arkasında olmayan hakemlerin bu mesleğe küsmesini sağlıyorlar.
Bu temel olay. Sonra da diyorsunuz ki; "Niye Türkiye'de hakem yetişmiyor?" Siz Türkiye'de babadan oğula kaç tane futbolcunun üst düzeyde oynadığını gördünüz? Göremezsiniz çünkü futbolcunun torpili olmaz ama Türkiye'de hakemin oluyor.
DÖRT İSMİN DAHA İPİ ÇEKİLMELİYDİ
Yeni MHK işe başladı. İki hakemin ipini çektiler. Doğru mu yaptılar? Bence doğru ama eksik yaptılar. Neden mi? Serkan Çınar zaten iyi hakem değil. Peki, bu iyi hakem olmayan Serkan Çınar'ı sen sezonun kaderine tesir edecek Ç.Rize-G.Saray maçına neden verdin? Başka hakem mi bulamadın?
Dönelim Bülent Yıldırım'a. Ligin final maçı G.Saray-Beşiktaş hakemi Bülent Yıldırım. Bu maça Bülent Yıldırım mı verilir, yoksa başka bir hakem mi verilir? Başka hakem verilir. Bülent Yıldırım kötü hakem değil ama buram buram eyyam kokan bir hakem. Yıldırım'ı bu maça veriyorsan ya bu işi bilmiyorsun ya da başka bir şey ararım.
Peki, bu maçlara bu hakemleri veren MHK üyeleri bugün ne iş yapıyorlar biliyor musunuz? Süper Lig'de gözlemciliğe başladılar. Bozacının şahidi şıracı.
Bülent Yıldırım ile Serkan Çınar'ın ipinin çekilmesine hayır demem. Burada 10 dakika duralım, bir çay molası verelim. Sen burada iki hakemi bitiriyorsan net şekilde G.Saray- Konya maçı hakemi Hüseyin Göçek ile VAR odasındaki Halis Özkahya'yı, F.Bahçe- Galatasaray maçını tamamen F.Bahçe lehine yöneten Ali Palabıyık'ı ve geçen yıl birçok maçın içine eden Fırat Aydınus'un da ipini çekecektin. Eğer bunları yapsaydınız kamuoyu ben de dahil arkanızda dururdu.
Peki, şimdi ne olacak ben size söyleyeyim. Ali Palabıyık, Hüseyin Göçek ve Halis Özkahya'yı hangi G.Saray maçına vereceksiniz? Bu üç isim F.Bahçe, Beşiktaş ve Başakşehir maçlarını yönetirken hangi duygu içinde olacaklar? Bakın bir kuyuya taş attınız eğer 200 kişi çıkarırsa ben adam değilim.
İşi eksik yaptınız. Ya tam yapacaktınız ya da hiç yapmayacaktınız. Rahmetli Başkan Hasan Doğan bunu yapmıştı. Hakemlik alemindeki temizlik eksik yapıldı. Çocuk ölü doğdu, bunun sıkıntısını hem komite çekecek hem de federasyon çekecek. Hem de seneye maçlarda neler olacak göreceksiniz.
Hakem skandalları tahmin edilen zamandan daha önce patlak verecek. Sen komite olarak, "Bu iki hakemi ben mi çıkardım diskalifiye ettim" diyorsun; yoksa "Bu hakemlerin ismi bir yerlerden verildi mecbur kaldım" mı diyorsun? "Bu iki hakemi bizim kucağımıza mı koydular" diyorsun? Kafası koparılacak başka hakemlere bazı şeyler söylendi mi? "Sıra size de gelecek" diye bir şey söylendi mi, merak ediyorum. Bir işi ya tam ya da hiç yapmayacaksınız. Hakem işi öyledir. Kangren olan kolu keseceksin yoksa tüm vücudu kaybedersiniz. Siz parmakları kestiniz. Görüntü şu Türk hakemliği hâlâ bataklıkta.
BODRUM'DA PİS KOKULAR
Bodrum, Turgut Reis sahil yolu 3 yıl uğraşılarak çok güzel yapıldı. Çok güzel koşu pisti, bisiklet kullanılacak yol ve geliş gidiş araba yolu her şey güzel ama 110-120 km süratle giden arabalar bir gün burada büyük facialara yol açacaklar. Bu canım yolda yürüyüş yapıyorum, öyle mıntıkalardan geçiyorum ki burnumu tıkıyorum nefes alamıyorum. Çünkü pislik kokuyor. Araştırdım kanalizasyon hiçbir şekilde arıtma yapılmadan denizin 200 metre ilerisinden denize akıtılıyor. Kulağıma şu da geldi. Bu akıntı oraya veriliyor ama orada Kos Adası'na doğru giden bir akıntı var yani açık denize gidiyor. Peki, b..lar açık denize gidiyor da kokular sahile vurunca ne oluyor? Biliyorum bazıları bozulacak ama gerçek.
YAYINCI KURULUŞ HAKLI
Türk futbolunda nereye elini atsan elinde kalıyor. Kulüpler çok kötü idare ediliyor. Federasyonlar, gerekli yaptırımları uygulayamıyor. Peki, böyle olunca ne oluyor? Yayıncı kuruluş zarar ediyor. Hiçbir şekilde marka değerini yükseltemeyen kulüpler yüzünden futbol Türkiye'de geriye gitti. Mal kötü olunca da yayıncı kuruluş zarar ediyor. Ama kulüpler hâlâ yüzsüz ve yayıncı kuruluştan külliyetli miktarda para istiyor. Vermeden almak istiyorlar. Kulüpler futbol adına kalite adına bir şey vermiyorlar hem de yayıncı kuruluştan paralarını istiyor. Burada yayıncı kuruluş kesinlikle haklıdır. Yayıncı kuruluşu şöyle eleştirebiliriz; maçları daha kaliteli verebilirler. Maç önü ve maç sonu programlarını daha düzgün ve kaliteli yapabilirler. Ama kulüplerin defosu çok daha fazla.