Rüyalar, hepimiz için bir gizem konusu olmaya devam etse de hakkında birçok teori de bulunuyor. İşte o garip rüyalarınızla ilgili ilginç gerçekler.
RENKLİ RÜYALAR MI YOKSA SİYAH BEYAZ RÜYALAR MI?
Aslında bu kişinden kişiye değişen ve genellikle jenerasyonları etkileyen bir durum. Eski nesiller yeni nesillere oranla daha fazla gri tonlamalı rüyalar görüyor. Bunun sebebi ise televizyonun yaşamımıza girmiş olması ve diğer ekranlarla da artık daha fazla vakit geçiriyor olmamız. Yeni nesiller bu nedenle renkli rüya görmeye daha yatkınlar.
5 DUYU İLE RÜYA GÖRMEK
En çok merak edilen konulardan biri de görme yetisi olmayan insanların nasıl rüya gördüğü olabilir. Evet, körler de rüya görüyor. Fakat beklediğiniz şekilde değil. Sahip oldukları diğer duyular olan tat alma, işitme, duyma ve dokunma ile rüya görebilen körler, gören insanlar tahmin etmesi zor olsa da oldukça canlı rüyalar görebilirler.
HAYVANSAL İÇGÜDÜ
İnsanlar ve diğer hayvanlar arasındaki benzerliklerden biri de rüyalar. Bilim insanları %100 olarak teyit edemese de bazı hayvanların da rüya gördüğü konusunda hemfikirler. Rüya evrelerinin insanlarla benzerliği konusunda birçok veri elde edilmiş durumda. Yani evinizde kediniz veya köpeğiniz de sizler gibi rüyalarında eğlenceli dakikalar geçiriyor olabilir.
YARATICILIĞIN ORTAYA ÇIKTIĞI ANLAR
Rüyalar sırasında zihniniz oldukça aktif bir şekilde çalışır ve aslında gün içerisinde cevabını bulamadığınız soruların veya üzerinde çalıştığınız konunun cevabını bulmanızı sağlayabilir. Örneğin; Beatles'ın efsanevi üyesi Paul McCartney, dünyanın en büyük hitlerinden biri olan Yesterday şarkısını rüyasında bestelemişti. Bu nedenle rüyalarınızı izlemek konusunda dikkatli olun. Hayatınızı değiştiren buluşları rüyalarınızda yapabilirsiniz.
TANIDIK YÜZLER
Her gece rüyalarınızda gördüğünüz ve tanımadığınız insanları gerçekten tanımadığınızı mı düşünüyorsunuz? Aslında kalabalık rüyalarda veya tanımadığınız insanlarla konuştuğunuzu düşündüğünüz anlar birden ortaya çıkmıyor. Rüyalarınızda gördüğünüz insanları yaşamınızın bir noktasında mutlaka görmüş ve zihninize kaydetmiş olursunuz. Bu sayede rüyalarınızda ise beyniniz bu yüzleri bulup çıkararak rüyalarınızda sizlere sunar. Bu araştırma ise derin uyku dediğimiz uyku evresinde en yüksek aktivite oranına beyin bölgelerinin yüz tanımadan sorumlu olarak işlerlik gösterdiğiniz ortaya çıkardı.
HATIRLAMA
Sabah kalktığınızda herhangi bir rüyanızı hatırlamıyor olmanız, rüya görmediğiniz anlamına gelmiyor. Ortalama bir insan her gece birden fazla rüya görüyor. Fakat bunun %95 gibi büyük bir çoğunluğu hatırlanmıyor. O nedenle hatırladığınız rüyalara karşılık birçok rüyayı unuttuğunuzu göz önünde bulundurarak gördüklerinizi zihninizde tutmaya çalışmak, iyi bir zihinsel egzersiz olabilir.
CİNSİYET FAKTÖRÜ
Günlük hayatta kadın ve erkeklerin konumları çok farklı olmayabilir fakat gördükleri rüyaların içerikleri konusunda bazı farklılıklar bulunuyor. Korku temaları kadın ve erkek rüyalarında farklı işlerlik gösteriyor. Erkeklerde daha çok saldırı ve şiddete dayalı korku teması yaygınken kadınlarda reddedilme veya yalnız kalma gibi daha farklı temel korkuların rüyalarda ortaya çıktığı tespit edilmiş.
YE, İÇ, UYU
Bazı yiyecekler, uykuya geçmenizi kolaylaştıran bir içeriğe sahip. Örneğin; yoğurt gibi süt ürünleri, muz, kiraz, kabak çekirdeği ve hatta hindi yemekleri bu listede bulunuyor. Özellikle uykusuzluk sorunu çeken kişiler, bu yiyeceklerden tüketerek uykuya dalmalarına yardımcı olacak bir beslenme düzeni oluşturabilir.
KABUSLAR
Kabuslar genellikle dehşet ve korku gibi duygularla ilişkilendirilse de aslında görülen kabusların %50'si farklı duygularla ilişkilidir. Karanlık, canavarlar veya palyaçolar gibi korkutucu ögeler aslında bu rüyaların ufak bir kısmını oluşturuyor. Aslında rahatsız edici rüyaların birçoğunu üzüntü, kafa karışıklığı ve endişe gibi duygular oluşturuyor. Eğer sık sık kabus görüyorsanız günlük hayattaki duygusal durumunuzu gözden geçirmeniz gerekebilir.
YALNIZCA 7 DAKİKA
Uzmanlara göre, ortalama bir insanın uykuya dalma süresi 7 dakika. Duruma göre biraz daha az veya biraz daha fazla sürebilse de genellikle uykuya geçme süresi çok uzun saatler sürmüyor. Günlük alışkanlıklar ve fiziksel aktivite süresi de bu süreyi etkiliyor. Uykuya dalmakta zorlandığınızı düşünüyorsanız alışkanlıklarınızı değiştirebilir veya daha hareketli bir hayata adım atabilirsiniz.