Aslında bir gelinlik için seçebileceğiniz birçok renk vardır. Ancak hemen hemen her gelin, dökümlü beyaz bir gelinlik hayal eder. Beyaz, birçok gelin için saflığı, masumiyeti ve erdemi simgeler. Aynı zamanda beyaz gelinlik adeta günümüzde bir norm halini almıştır.
Beyaz gelinlikler, günümüz gelinlik modasının her zaman vazgeçilmezi olacak. Ancak biz bu özel elbisenin önemini övsek de gelinliğin tarihçesinde aslında beyaz renginden çok daha fazlası var.
Beyaz gelinliğin tarihçesini ve neden bu kadar popüler olduğunu öğrenmek için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.
GELİNLİKLER HER ZAMAN BEYAZ DEĞİLDİ
Orta çağlarda gelinlerin zenginliğine ve sosyal statüsüne uygun bir şekilde giyinmesi bekleniyordu. Ve renk aslında önem taşımıyordu. Özellikle kraliyet ailesinin gelinleri genelde canlı renkler, kürkler, ipekleri ve kadifeleri tercih ederlerdi. Ek olarak gelinlikteki kumaşın boyutu da gelinin sosyal durumunu yansıtıyordu.
BEYAZ GELİNLİĞİN TARİHİ
Orta çağlarda kadınların beyaz gelinlik giymesi pek yaygın değildi çünkü çoğu kişi bunu yasla ilişkilendiriyordu. Birçoğu kırmızı, mavi, altın veya diğer parlak renklerde, mücevherler, danteller, fırfırlar ile yoğun bir şekilde süslenmiş kumaşları tercih etmekteydi. Ancak, birkaç istisna vardı.
Beyaz bir gelinlik giydiği ilk kaydedilen prenses, Kral Henry IV'ün kızı olan İngiltere'den Phillipa idi. 1406 yılında Pomeranyalı Eric ile evlendi. Kraliyet düğünü gününde beyaz ipek bir pelerinle bir tunikle süslendi. Beyaz ipek, kürk ile çevrelenmişti.
İskoç Kraliçesi Mary de 1559'da Fransa'nın Veliahtı Francis ile evlendiğinde beyaz bir gelinlik giymişti. Beyazı seçti çünkü o zamanlar Fransızlar için yas rengi beyaz olmasına rağmen en sevdiği renk beyazdı. Ancak o zaman bile kraliçeler arasında beyaz gelinlik yaygın bir trend değildi.
Ancak beyaz gelinlik tarihi Kraliçe Victoria olmadan tamamlanmış sayılmaz. Kraliçe Victoria, 1840'ta batıdaki beyaz gelinlik modasını popüler hale getirdi. Kraliçe Victoria'dan önceki kraliyet gelinleri, beyaz ve gümüş ipliklerle kırmızı brokar önlükler giyerlerdi. Ancak Kraliçe Victoria dantellerle süslenmiş beyaz bir elbise giyerek dünyayı hayrete düşürdü.
Beyaz, gelinler için ideal bir seçim olmadığı için Kraliçe Victoria'nın elbisesi birçok kişiyi şaşırttı. Ancak beyaz renk aynı zamanda onun masumiyetini, saflığını ve sadakatini yansıtıyordu. Elbisenin çizimi büyük bir kitleye yayılmakla kalmadı, aynı zamanda Viktorya döneminde stil sahibi gelinler için bir standart haline geldi.
1849'a gelindiğinde kadın dergileri, beyazın bir gelinlik için en iyi ve en uygun seçim olduğunu söylemeye başladı. Sonuç olarak, beyaz gelinlik masumiyeti, saflığını temsil eden popüler bir sembol haline geldi.
Bu nedenle beyaz, birçok gelinin beyaz rengi seçmesiyle düğünlerin temeli haline geldi. Ancak birçok gelinlik çiftin dinine, kültürüne ve içinde bulunduğu topluma göre merkezlenmişti.
Örneğin, Hint kültüründe gelinler için düğün Sarileri, çoğunlukla iyi şans anlamına gelen geleneksel kırmızı renkteydi. Aynı şekilde, geleneksel Japon gelinleri, düğün günlerinde, çoğunlukla iyi şans için kırmızı olan farklı renklerde kimonolar giyerlerdi.
Ne olursa olsun, bugün çoğu kültürde gelinlik genellikle beyazdır. Öyle ki, gelin olmadıkça bir düğün törenine beyaz giymemek de bir adet haline gelmiştir.
Ayrıca beyaz gelinlik, stil ve tasarım açısından da farklı bir hale geldi. Birçoğunda dantel detaylar, fırfırlar, payetler ve ayrıntılı süslemeler bulunmaktadır.
GÜNCEL GELİNLİKLER
Günümüz gelinleri gelinlik renkleri ve tarzı konusunda daha farklı alternatiflere de yöneliyor. Sadece beyaz değil, krem, fildişi, ekru, açık pembe gibi seçenekler de sıklıkla tercih ediliyor ancak yine de beyaz gelinlik trendi takip ediliyor.