Diyabet, cinsel isteksizlik gibi sorunlar ortaya çıkaran bu beslenme şekli, kızartmanın zararlarına karşı büyük bir risk barındırıyor. Bu nedenle patatesi tüketirken haşlanmış, ızgara veya fırında olmasına dikkat etmek önemli. Fakat çok sevdiğiniz patates kızartmasının nelere neden olduğunu duyunca çok şaşıracaksınız! İşte zararları…
"TÜRKİYE DE RİSK ALTINDA"
Türkiye, Avrupalı ülkelerin arasında diyabet artış hızıyla ilk sırada yer alıyor. Bu nedenle büyük bir tehlikeyle karşılaşılan bu halk sağlığı sorunu, rakamlar yönünden de korkutucu bir tablo çiziyor. 2000'li yılların başında dünya genelindeki diyabet hastası kişilerin sayısı 400 milyonu geçmesi, büyük bir risk sürecini de beraberinde getiriyor. Bu rakam, her 11 kişiden birinin diyabet hastası olduğunu gösteriyor.
Uzmanlar, beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz bir yaşam tarzının tip 2 diyabetin gelişmesindeki en önemli faktör olduğunu söylüyor. Bu nedenle hemen herkesin tehdit altında olduğunu belirten uzmanlar, yaşam stilinin değişmesinin zorunlu olduğuna vurgu yapıyor. Kızarmış patates gibi kızarmış ve yağ oranı yüksek yiyecekler, kan şekerini hızla yükselmesine neden olarak diyabet hastası olmanın önünü açıyor.
"CİNSEL İSTEKSİZLİĞE YOL AÇIYOR"
Diyabet, yalnızca kan şekerindeki dengesizliği değil aynı zamanda farklı sağlık sorunlarına da zemin hazırlayan ve beraberinde birçok hastalığı getiren önemli bir rahatsızlık. Örneğin; diyabet her iki cinste de önemli oranda cinsel isteksizliğe yol açıyor. Ayrıca genital bölgede ortaya çıkan enfeksiyonlar da yaygınlıkla görülmeye başlanıyor.
Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen bu hastalık, pankreas adlı salgı bezi yoluyla üretilen insülinin üretilememesi halinde gelişiyor. Bir kere oluştuğunda ömür boyu süren bu hastalığa karşı dikkatli olmak oldukça önemli. Tip 1 diyabet, her ne kadar oluşumu engellenemese de tip 2 diyabet, önlenebilir rahatsızlıktır. Bunun sebebi ise çoğu zaman fazla kilo ve hareketsiz yaşamla ilgili olmasıdır. Bu nedenle düzenli bir yaşam stili, düzenli spor ve sağlıklı beslenme hayati bir önem taşıyor.
"BELİRTİLERE DİKKAT ETMEK ÖNEMLİ"
Herkeste farklı belirtilerle ortaya çıkan diyabete karşı önlem almak için vücudunuzu dikkatli bir şekilde izlemeniz gerekiyor. Diyabet hastalarının %30-50 oranında farklı belirtiler verdiği biliniyor. Çok sık idrara çıkma, tekrarlayan enfeksiyonlar, el ve ayaklarda uyuşma, aşırı susama hissi gibi belirtilerle ortaya çıksa da beraberinde farklı belirtiler de gösterebilir.
Beyin felcinden körlüğe, böbrek yetmezliğinden kalp krizine kadar birbirinden farklı rahatsızlığa neden diyabet, hem erkek hem de kadınlar arasında sıklıkla görülebilir. Diyabet, kadınlarda genital bölgede pamukçuk ve enfeksiyona sebep olarak cinsel yaşamda büyük problemlere neden olabilir.
Her yiyeceğin tüketiminden sonra kan şekeri yükselme hızı da farklılık gösterir ve bu kan şekerinin yükselme hızına göre besinler, "glisemik indeks" değerine sahiptir. Örneğin; nohut, mercimek, tam tahıllı ekmekler, armut, kuru fasulye gibi besinlerin glisemik indeksi düşüken patates kızartması, pirinç, kavun, beyaz ekmek veya havuç gibi besinlerin glisemik indeksi yüksektir.
"YAPMANIZ GEREKENLER..."
Günlük beslenme planlarınızı oluştururken glisemik indeksi düşük besinlerle dengeli bir sistem kurmak, sağlığınızı büyük oranda devam ettirmenizi mümkün kılar. Patates kızartması gibi doymuş ve trans yağ içeren besinlerin yanı sıra, şeker ve tuz oranı yüksek gıdalarla beslenmemek gerekiyor. Ekmek tercihinde tam tahıllı gıdalara yer açmanızın yanı sıra sağlıklı kuruyemişler, yoğurt ve meyve gibi gıdalara öncelik verebilirsiniz.
Ara öğünlerde, tüketeceğiniz sağlıklı atıştırmalıklar sayesinde kan şekerinizi daha uzun süre dengede tutabilirsiniz. Şeker hastalığının ömür boyu süren ve sürekli olarak kontrol edilmesi gereken kronik bir hastalık olduğu düşünülürse, kan şekerinin normal sınırlarda kalması için uzman eşliğinde düzenli bir tedavi gerektirir.
Kan şekerinin normal düzeylerde olması sayesinde kişinin daha kaliteli bir yaşam sürmesi adına en doğru adımdır. Kilonun ideal bir aralıkta tutulması, düzenli egzersiz planları ile devam etmek gibi değiştirilen yaşam biçimi, hem şeker hastalığından koruyabilir hem de şeker hastası kişilerin kan şekeri düzeylerini doğru aralıkta tutmasına yardımcı olabilir