Naidoo, bir beslenme psikiyatristi olarak, diyet değişiklerinin ruh halinde ve zihinsel sağlıkta nasıl gelişimler ortaya çıkardığını inceliyor. Yeşil yapraklı sebzeler, renkli sebze ve meyveler, deniz ürünleri, baklagiller, kuruyemişler ve çeşitli tohumların beyin sağlığını desteklediğini belirtiyor.
Hafızanın gücünü korumak ve beynin keskinliğinin devamını sağlayabilmek için kaçınmanız gereken özellikle beş yiyecek olduğunu belirten Naidoo, bunları diyetten tamamen çıkaramasanız bile büyük oranda azaltmanız gerektiğine dair uyarıda bulunuyor. İşte o besinler…
ENDÜSTRİYEL VE İŞLENMİŞ TOHUM YAĞLARI İLE YAPILAN GIDALAR
Yüksek oranda işlenmiş olan yağlar, örneğin; soya fasulyesi, mısır, kolza tohumu, pamuk tohumu, ayçiçeği yağı gibi tohumlardan elde edilen yağlar, büyük oranda omega-6 yağ asidi içeriyor. Omega-6 yağ asidinin aşırı tüketimi, vücudun beyinde iltihaplanmaya yol açabilecek kimyasallar üretimini tetikleyebilir.
Dr. Naidoo, sebze sote, balık veya et ızgara yaparken zeytinyağı veya avokado yağı kullanmanızı tavsiye ediyor.
RAFİNE VE İLAVE ŞEKER İÇEREN YİYECEKLERDEN UZAK DURUN
Beyin, hücresel faaliyetleri beslemek için bir şeker türü olarak glikoz formundaki enerjiyi kullanır. Fakat yüksek şekerli bir diyet beyinde aşırı glikoz yüklenmesine neden olabilir. Bu durum, hafıza bozukluklarına ve beynin hafızayı kontrol eden kısmı olan hipokampusun daha az plastisitesine (beynin fizyolojik değişimlere uğrama yeteneği) neden olabilir.
Naidoo, bu noktada makarna sosları, ketçap, salata sosları ve hatta konserve çorbalar gibi birçok tuzlu yiyeceğin de gizli ilave şekerler içerdiği konusunda uyarıyor. Bu tip ürünleri hazır almak yerine yapılan ev yapımı ürünlerle değiştirmeniz gerektiğini belirtiyor.
İŞLENMİŞ GIDALAR
Ultra işlenmiş gıdalarla öne çıkan bir diyet, daha kısa telomerlere neden olur. Hücre içerisindeki telomer adı verilen yapıların sağlıklı hücresel yaşlanmayı destekler. Fakat bu yapıların kısalması, yaşamın erken dönemlerinde daha fazla hastalık riski altında olduğunuzu gösterir.
2022 yılında yapılmış bir araştırma, unlu mamüller ve gazlı içecekler gibi yüksek miktarda ultra işlenmiş gıda tüketen kişilerin, en az tüketenlere kıyasla depresyon yaşama olasılığının daha yüksek olduğunu tespit etti. Örneğin; salam, sosis ve sucuk gibi işlenmiş etler, yüksek sodyum içeren besinler de bu listede yerini alıyor.
YAPAY TATLANDIRICI İÇEREN BESİNLER
Besin değeri olmayan yapay tatlandırıcılar kullanıldığında, ruh halini olumsuz etkileyebilecek "kötü" bağırsak hareketlerinde artışa neden olabilirler. Bu tatlandırıcılar arasında sakarin, sukraloz ve stevia bulunuyor. Aspartam ise bu süreçte en tehlikeli tatlandırıcılardan biri. Araştırmalar, bu tatlandırıcının anksiyete ile doğrudan ilişkisi olduğunu gösteriyor. Üstelik beyindeki zararlı serbest radikalleri artıran oksidasyonlarda da öne çıkıyor.
Naidoo, tatlandırıcılar yerine bal kullanmanın çok daha risksiz ve sağlıklı bir tercih olacağı konusunda öneride bulunuyor.
KIZARMIŞ BESİNLER
Kıtır kıtır ve derin yağda kızartılmış yiyecekler, oldukça sevilse de beyne zarar veren besinlerin başında geliyor. 18.000'den fazla kişiyle yapılan bir araştırmada, kızarmış yiyecekler açısından yoğun bir beslenme sisteminin daha düşük hafıza ve bilişsel testlerde daha düşük puanlarla ilişkili olduğu tespit edildi.
Dr. Naidoo, kızarmış besinler yerine yiyeceklerin fırınlanmış veya hava yardımıyla kızartılmış, buharda pişirilmiş seçenekleri tercih etmenizi öneriyor.