Çalışmanın sonuçları, daha sonra Parkinson teşhisi konacak yaşlı yetişkinlerin, titreme, hareket yavaşlığı gibi hastalığın karakteristik semptomlarını geliştirmeden birkaç yıl önce kabuslar ve huzursuz rüyalar görmeler başlayacaklarını gösteriyor.
"12 YILLIK VERİLER KULLANILDI"
Uzmanlar, ileri yaşlarda rüyalarında değişiklik yaşayan kişilerin bir tıp uzmanıyla konuşmalarını tavsiye ediyor.
Erken teşhis her ne kadar büyük önem taşısa da bu çalışmaya göre, Parkinson teşhisi için risk göstergesi olarak kabul etmek için "az risk" göstergesi kabul ediliyor. Ayrıca tüm ekip, bağımsız olarak yaşayan 3818 yaşlı erkekle ilgili olarak 12 yıl boyunca elde edilen verileri kullandı.
Çalışmanın başından erkekler, biri uyku kalitesiyle ilgili bir soru içeren bir dizi anket doldurdu.
"RİSK İKİ KAT DAHA FAZLA"
Haftada en az bir kez kötü rüya bildiren katılımcılar, çalışmanın sonunda Parkinson hastalığı teşhisi konma olasılıklarının daha yüksek olup olmadığını görmek için takip edildi. Takip süresi boyunca 91 Parkinson vakası teşhis edildi.
Elde edilen bulgular, sık sık kötü rüyalar gören katılımcıların, yaşamayanlara kıyasla hastalığa yakalanma olasılığının iki kat daha fazla olduğunu gösterdi. Tanıların büyük çoğunluğu, çalışmanın ilk beş yılında gerçekleşti.
"SİNİRBİLİM ALANINDA ÖNEMLİ BİR BULUŞ"
Bu dönemde sık sık kötü rüyalar gören katılımcılar, Parkinson hastalığına yakalanma olasılığının üç katından fazlaydı. Araştırmacılar, eClinicalMedicine'de yayınlanan çalışmanın, rüyalarımızın beyin yapımız ve işlevimiz hakkında önemli bilgiler ortaya çıkarabileceğini gösteriyor. Ayrıca sinirbilim araştırmaları için önemli bir hedef olabileceğini kanıtladığını da belirtiyorlar.
Ekip, rüya değişikliklerinin biyolojik nedenlerine bakmak için elektroensefalografiyi (EEG) kullanmayı planlıyor.
Bulguları daha büyük ve daha çeşitli gruplarda çoğaltmanın yanı sıra rüyalar ve Alzheimer gibi diğer nörodejeneratif hastalıklar arasındaki olası bağlantıları keşfetmeye çalışacaklarını bildirdiler.