Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Ekmekçi, uzun süre enkaz altında kalan depremzedelerde en önemli problemlerden birisinin de böbrek yetmezliği olduğunu belirterek, "Bu uzun süre enkaz altında kalmaya ve yeterli sıvı alımının olmamasına bağlı. Bir diğeri de özellikle göçük altında kas dokusundaki ezilmeye de bağlı bizim Crush Sendromu da dediğimiz sendroma bağlı ortaya çıkan böbrek yetmezliği. Bu hastaların yakın takibi gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Enkazdan çıkarılanları. bir kısmının kurtulduktan sonra diyalize ihtiyaç duyabildiğini aktaran Ekmekçi, şunları kaydetti:
"Hastalarımızın az bir kısmında diyaliz tedavisi ne yazık ki kalıcı olabiliyor ama çoğunluğunda geçici bir süreç oluyor. Bazı hastalarımızda az da olsa kalıcı böbrek hasarı gelişebiliyor ama önemli bir kısmı hasarsız bu süreci atlatabiliyor. Hissedilen belirti ve bazı değişimler ihmal edilmemeli. Böbrek sağlığının bozulmasına ilişkin belirtiler çok farklı türde olabilir. Basit bir yan ağrısı idrar miktarı ve renginde değişiklikler bacakta ve yüzde ödem tansiyon yüksekliği en çok gördüğümüz belirtilerden biri ancak ne yazık ki böbrek yetmezliği erken evrelerde çok fazla belirti vermeyen bir rahatsızlık."
"Bu nedenle bilhassa kronik rahatsızlıkları olan diyabet tansiyon gibi hastaların mutlaka belli aralıklarla nefroloji uzmanı tarafından da değerlendirilmesi gerekir." yorumunu yapan Ekmekçi, " İleri dönem böbrek yetmezliğinde hastalarda daha ciddi belirtiler ortaya çıkabilir. Bunlar nefes darlığı aşırı bulantı kusma bilinç değişikliği olabilir. Enkazdan kurtarılan depremzedelerin en kısa zamanda böbrek sağlıklarının kontrolü için bir nefroloji uzmanına muayene olması gerekiyor. Göçük altında kalmış bir depremzedenin şartlar uygun olduğu zaman eğer bulundukları yerde nefroloji uzmanı varsa yoksa da hayati risk uzaklaştırıldıktan sonra bir nefroloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi uygundur." değerlendirmesinde bulundu.
"SU TÜKETİMİ ÖNEMLİ"
Ekmekçi, sık idrara çıkma, idrar renginde değişim gibi belirtilerin de ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, diyabet, yüksek tansiyon gibi kronik rahatsızlığı olan bireylerin özellikle dikkat etmesi konusunda uyarıda bulundu.
Böbrekleri olumsuz etkileyebilecek bir kronik hastalığı, diyabet, tansiyon, böbrek taşı hastalığı olan bireylerin nefroloji uzmanına başvurması gerektiğini belirten Ekmekçi, şu ifadeleri kullandı:
"Şiddetli yan ağrısı olan idrarla ilgili bir değişikliği olan bu idrarın miktarında azalma olabilir, artma olabilir idrar renginde değişiklik olabilir, idrarda yanma olabilir, sık idrara çıkma olabilir bu tür durumlarda nefroloji uzmanına başvurmak gerekir. Bunun yanında el ve ayaklarda ciddi ödem yakınmaları olan daha önce tansiyon hastası değilken kan basıncı çok yüksek çıkmaya başlayan ya da tansiyon hastasıyken kan basıncının kontrolünde güçlük çeken hastaların nefroloji uzmanına başvurmasında fayda var.
Böbrek sağlığı için su tüketimi önemli. Günde ortalama 2 litre su tüketmek ihmal edilmemeli. Böbrek sağlığı bir anlamda kalp damar sağlığının korunmasıdır. Öncelikle kalp damar sağlığı için koruyucu önlemler böbrek sağlığı için de koruyucu önlemlerdir. Önemli olan yeterli su içmek kavramı önemli susadığımız zaman su içmeliyiz. Günlük kabaca bu hastanın yaş ve cinsiyetine göre değişebilir 80 yaşında 50 kilogram bir kadının günlük su ihtiyacı ile örneğin 25 yaşında 90 kilogram bir erkeğin günlük su ihtiyacı aynı değildir."
Ekmekçi, kabaca günlük 2 litre civarında su tüketilmesini önerdiklerini aktararak, "Sağlıklı bir böbrek için yeterli su için çok fazla ağrı kesici kullanmayın kalp damar sağlığı konusunda dikkatli olun düzenli egzersiz yapmaya çalışın fazla kilo almayın hipertansiyon diyabet gibi kronik hastalıklarda da bir nefroloji uzmanına gidip süreci takip ettirmekte fayda var." değerlendirmesinde bulundu.