Psikolojik şiddeti yaşatan kişi doğruları, yaşamda yapılması gerekenleri, karşıdakinin ne yapması, ne düşünmesi, ne hissetmesi gerektiğine dair en doğru şeyleri kendisinin bildiğini düşünmektedir. Bundan dolayı da sürekli olarak bu yönde eleştiriler yapar. Mağdurun kendi doğrularında hareket etmesini talep eder mağdur bu doğrultuda davranmazsa da onu cezalandırmaya çalışır. Ceza, fiziksel olarak değil duygusal olarak sağlanır. Suçlar, aşağılar, eleştirir, küser, dalga geçer, hakaret eder, utandırır, yok sayar ve en sona gelindiğinde de mağduru suçlu hissettirir. 'Sen ne bilirsin ki, aptal!'
PSİKOLOJİK ŞİDDETLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI
1. Kendinizi önemseyin: Psikolojik şiddete maruz kalmak kişiyi hem biyolojik hem de psikolojik olarak çok zor bir durumun içine sokar. Sağlığınız ve güvenliğiniz sizin sorumluluğunuzdadır, bundan dolayı size zarar veren davranışları engelleyerek kendinizi ilk sıraya koyun.
2. Duygularınızla sürekli temas halinde olun:
Duygularınızı hem tanımak hem de ifade etmek oldukça önemlidir. Evliliğinizde kendinizi ifade edip duygularınızı paylaşırken kendinize güvenin. İletişim hem size yapılan psikolojik şiddeti engellemek hem de sorunları çözebilmek için güçlü bir araçtır.
3. Destek almaktan kaçınmayın: Aileniz, dostlarınız veya güvendiğiniz bir psikologtan konu ile ilgili yardım talebinde bulunun. Bu gibi güvendiğiniz kişilerle yaşadıklarınızı, düşünce ve duygularınızı paylaşmak, kendinize var olan güveninizi artırıp sizi güçlendirir.
4. Koruyucu sınırların gücünden faydalanın: Evliliğinizde de var olan sınırlarınızı sürdürmeye devam edin. Bunları kurduğunuz iletişimde açıkça belirtin. Sınırlarınıza saygı duyulmasını istiyorsanız bu sınırları net bir şekilde hem sözel hem davranışsal sürdürmelisiniz. 5. İletişim becerilerinizi geliştirin: İlişkinize katkısı olacak saygı içeren ve aynı zamanda ilişkinizi geliştirecek bir iletişim dili kullanmaya çalışın. Empatiyi kullanmak bu yolda eşinizin duygularını anlamaya ve ona destek olmanıza yardımcı olabilir.
6. Değerinizi kendinize sürekli hatırlatın: Kendinizi önemsemek, değer vermek, sürekli olarak kendiniz için bir şeyler yapıyor olmak psikolojik şiddetin etkilerini hem minimuma indirir hem de psikolojik şiddet görme ihtimalimizi azaltır.
EN ÇOK GÖRÜLEN PSİKOLOJİK ŞİDDET TÜRLERİ
Soyutlama: Psikolojik şiddeti uygulayan kişi; mağdur kişiyi ailesinden, arkadaşlarından, akrabalarından ayırmaya çalışır. Bu şiddeti uygulayan, mağdurun maddi manevi yönden tamamen kendine bağımlı olmasını ister. Bu amaçla da mağdurun ailesinin ve yakınlarının ona değer vermediğine, ayrıştırdığına inandırmaya çalışır.
Gizlemek: Psikolojik şiddeti uygulayan kişi sanki gizli bir aşk yaşıyormuşçasına, evli olduğunu ve eşini herkesten saklar, kimseyle tanıştırmaz. Eşiyle gittiği yerler, yaptığı şeyler de tanıdıkların rastlamayacağı bölgeler veya saatlerdedir. Bu türde davranışlar psikolojik şiddeti uygulayan kişinin bir şeyler sakladığını veya belki de farklı bir ilişkisi olduğuna dair sinyaller verebilir.
Kaybolmak: Eşiniz her şey yolundayken bir anda sizi görmezden gelmeye başlıyor, eve bazen hiç gelmiyor, bazense geç geliyor ve aramalarınıza dönmüyor. Bir anda ulaşılmaz biri oluyorsa bu tür durumlarda evliliğin tüm yükü mağdura kalır ve hiçbir neden yokken bir anda kendinizi boşlukta hissetmeye başlarsınız.
Yemleme: Eğer ki birkaç gün sizinle çok güzel vakit geçiriyor, sonrasında tamamen hiçbir şey olmamış gibi sizi görmezden gelmeye başlıyorsa yemleme dediğimiz psikolojik şiddeti yaşıyor olabilirsiniz. Bu gibi durumlarda bu psikolojik şiddeti yaşatan kişi birkaç gün sonrasında yine partneriyle sanki hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam edecektir. Ve sonuç olarak kişi kendisini önemsiz ve değersiz hissedecektir.
Akıl sorgulama: Psikolojik şiddeti yaşatan kişi, sürekli olarak mağdurun kendi akıl sağlığını sorgulamasına neden olur. Hissettiği ve düşündüğü şeylerin kurmaca olduğunu, kendi kafasından bir şeyler türettiğini söyler. Bununla birlikte de mağdur kendini sorgulamaya başlar, öz güveni sarsılır.
Yoğun kıskançlık: Tadında bir kıskançlık elbette ilişkilerde tutkuyu artıran bir durumdur. Fakat psikolojik şiddet ile var olan kıskançlık, mağdurun hayatını her anlamda kısıtlayan kendini eksik hissetmesini sağlayan boyuta ulaşırsa o zaman bu psikolojik şiddete dönüşmektedir. Bu şekilde kısıtlanan mağdur, birlikte olduğu kişiye çok fazla değer verdiği için bu durumları göz ardı edip evliliğine devam etmeyi seçebilir. Ancak bu durum da gizli bir psikolojik şiddettir.
Baskı: Eşinizin sosyal ortamlarda sürekli sözünüzü kesip araya girmesi, yapmak istediklerinizin önüne türlü engeller koyması, sizi sürekli olarak eleştirmesi ve suçlaması kısaca evliliğinizde mobbing yaşadığınızı gösterir.
Duygusal şiddet görüyor musunuz?
İlişkide kendimi güvende hissediyor muyum?
Her ikimiz de eşit özgürlük ve haklara sahip miyiz?
Ondan ayrı bir alana sahip miyim?
Sosyal çevremle rahatça görüşebiliyor muyum?
İstemediğim durumlara rahatça 'Hayır' deme şansım var mı?
Sürekli partnerimin onayına ihtiyaç duyuyor muyum?
Duygu ve isteklerimi rahatça paylaşabiliyor muyum?
Tehdit altında ve güvensiz hissediyor muyum?
Her şeyin suçlusu hep ben miyim? Bu sorulara verecek olduğunuz cevaplar, duygusal şiddet görüp görmediğinize dair yol gösterici olacaktır.
KENDİNİZE GÜVENLİ BİR ORTAM YARATIN
Kendinize ait bir güvenli alan yaratın. Kişisel gelişim etkinlikleri, edindiğiniz hobiler, meditasyonyoga benzeri aktiviteler kendinizi duygusal olarak güçlendirmenizde ve iç huzurunuzu yakalamanızda size yardımcı olacaktır.
SON SÖZ
Bazen çiftlerin yakınlarındaki eş, dost yakın arkadaşlar, psikolojik şiddeti sorun olarak algılamaz yardımcı olmaz, olamaz. "Sorun bende" diye düşünerek kendinize haksızlık yaparsınız. Bu sebeple dışarıdan bir bakış, psikolojik şiddetin fark edilmesi için önemlidir. Yani psikolojik şiddet döngüsünde sıkışıp kaldığınızı ve bir türlü çıkamadığınızı düşünüyorsanız, psikolojik yardım almak bu noktada çok önemli. Bir terapist veya bir danışmanla yaşadığınız durumu paylaşmak, çözüm için size yardımcı olacaktır.