Herkese duyuru yapmak için emin olmak isteyen anne adayları, kendilerini aynı zamanda bu bekleyişin stresi altına sokabiliyor. Peki gerçekten hamilelik haberinin yayılması için beklenmeli mi?
İLK SEBEP: DÜŞÜK KORKUSU
En sık rastlanan neden, genellikle ilk üç aylık dönemde gerçekleşen düşükle ilgilidir. En sık rastlanan düşünce ise; 12 haftadan önce arkadaşlarınıza ve ailenize söylerseniz ve trajik bir düşük yaşarsanız, bu durumda o haberi de paylaşmanız gerekir. Pek çok kadın, üzüntülerini başkalarıyla paylaşmaktan çok, haberleri kendilerine saklamanın daha kolay olduğuna inanıyor.
Gerçek: Düşük yapma riskiniz her hafta azalır ve muhtemelen düşündüğünüzden daha düşüktür. Artı, kadınların tek başına düşük yapması gerektiğine kim karar verirse, acımasızdır. Destek yardımcı olabilir
İKİNCİ SEBEP: İSTENMEYEN TAVSİYELER
Teyzeniz, kuzeniniz ve iş arkadaşlarınızın hepsinin hamileliğiniz hakkında söyleyecekleri olacaktır. Elbette herkesin yaklaşımı rahatsızlık verici olmayacaktır. Ancak bazı insanların tepkileri, istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Özellikle de insanlar size istenmeyen öğütler vermeye ve size korku hikayeleri anlatmaya mecbur hissettiklerinde hamileliğinizin keyfini çıkarmak yerine endişelerle baş başa kalma ihtimalinden dolayı rahatsız hissedebilirsiniz.
Gerçek: Haberlerinizi ne zaman paylaşırsanız paylaşın, istenmeyen tepkiler alacaksınız. En iyi savunmanız; yüzünüze bir gülümseme yerleştirmek, mükemmel bir çizgi çekmek ve geri kalanı yok saymaktır.
NE YAPMANIZ GEREKİYOR?
Nihayetinde, bu sizin hamilelik haberiniz ve kendinizi rahat hissettiğinizde, istediğiniz gibi duyuruyu yapmalısınız. Testin pozitif çıktığı anda bir megafonla bağırmak istiyorsanız, haykırabilirsiniz. Ama Eva Mendes ve Ryan Gosling gibi yedinci ayınıza kadar beklemek istiyorsanız da bekleyebilirsiniz. Bu sizin hamileliğiniz ve en iyi olduğunu düşündüğünüz şeyi yapmakta özgürsünüz.