Şahbaz, gebelik maskesinin, hamilelerde görülen renk koyulaşmasının aşırılaşmış hali olduğunu, melazma ve kloazma olarak da bilindiğini anlattı.
Bu hastalığın hamilelerin yaklaşık yüzde 50'sinde görüldüğünü kaydeden Şahbaz, esmer ciltlerde daha yaygın olduğunu aktardı.
Östrojen ve progesteron seviyelerindeki artışın, melanin üretimini uyarmasıyla bu rahatsızlığın ortaya çıktığını belirten Şahbaz, şu açıklamalarda bulundu:
"Genellikle, hamileliğin ikinci döneminde görülmeye başlar. Lekeler, yüzün her iki tarafında da genellikle simetriktir. Bu yüzden 'gebelik maskesi' olarak tanımlanmıştır. Melazma, tamamen iyi huyludur. Sağlık için herhangi bir tehlike oluşturmaz. Melazmadan etkilenen tek grup hamileler değildir. Melazma, hormonlarla ilgili olduğu için, doğum kontrol hapları, implant, RİA gibi hormon bazlı tedaviler de gebelik maskesi görünümüne sebep olabilir. Hamilelik maskesi doğumdan sonra, 6 aydan fazla devam ederse, bunu azaltmak için uygulanabilecek yöntemler mevcut. Bu durumda, dermatolog konsültasyonu önerilir."
HAMİLELİK MASKESİNİ ÖNLEMENİN YOLLARI
Op. Dr. Bilal Cengiz Şahbaz, hamilelik maskesini önlemek için, dışarı çıkarken en az SPF 30 olan güneş kremi sürülmesi gerektiğini belirterek, şu önerilerde bulundu:
"Hatta evden çıkılmasa bile kullanılmalı. Mümkünse güneşin en güçlü olduğu 10.00-14.00 saatleri arası dışarı çıkılmamalı. Yüzü güneşten korumak için büyük güneş gözlükleri ve geniş kenarlı şapkalar kullanılabilir. Dışardayken, 2 saatte bir güneş kremi yenilenmeli. Bazen, sadece 5 dakikalık güneşe korunmasız maruz kalmak, gebelik maskesi oluşumu için yeterlidir. Topikal C vitamini kullanılabilir. Bu güçlü antioksidanı cilde uygulamak, yaşlanma karşıtı faydalar sağlarken melazmayı aydınlatmaya yardımcı olabilir. Hem hamilelik hem de emzirme döneminde güvenli kabul edilir. "
Şahbaz, melazma oluştuğunda, hamileliğin sonuna kadar beklemek gerektiğini, genellikle doğumdan sonraki 6 ay içinde kendiliğinden kaybolduğunu bildirdi.