Hiperemezis gravidarum, hamilelik sırasında görülen şiddetli mide bulantısı ve kusmadır. Hamilelikte özellikle ilk üç ayda bulantı ve kusma çok yaygındır. Gebelik ilk trimesterinde bulantı ve kusma sıklığı yüzde 70–85'tir ancak hiperemezis gravidarum çok daha enderdir, gebelerin yüzde 2'sinde görülür. Hem gebenin hem de birlikte yaşayan ailesinin yaşam kalitesi ve bu durumdan dolaylı olarak etkilenir. Ağır hiperemezis gravidarumu olan kadınlarda B vitamini eksikliğine bağlı sinir sistemi değişikleri görülebilir. Aşırı bulantı ve kusma sıklıkla hastanede tedavi gerektirir. Uygun şekilde tedavi edilmediğinde anne ve bebek için tehlike yaratır. Serum takılarak, elektrolit desteği ve bulantı ilaçları verilerek güvenli ve etkili olarak tedavi edilir.
BULGULARI NELERDİR?
Bulguları; günde üç ila dört defadan fazla kusma, 4-5 kilogramdan fazla kilo kaybı, vücut ağırlığının yüzde 5'inden fazlasının kaybı, aşırı baş dönmesi ve sersemlik hissi, çok fazla susuz kalınması, elektrolit dengesizliği, yemekten tiksinme, idrar çıkışında azalma, dehidratasyon, baş ağrısı, bilinç bulanıklığı, aşırı yorgunluk, bayılma, kan basıncı düşmesi, çarpıntı, deri elastisitesi kaybı, anksiyete ve depresyon olarak sıralanabilir.
HİPEREMEZİS GRAVİDARUM RİSKİNİ ARTIRAN DURUMLAR NELERDİR?
Hiperemezis gravidarum riskini artıran durumlar arasında; plasental dokunun arttığı durumlar (çoğul gebelik, gestasyonel trofoblastik hastalık), kız bebek erkek bebeğe göre 1,5 kat riski artırır, ailesinde anne veya kız kardeşin hiperemezis gravidarum geçirmiş olması, önceki gebeliklerinde hiperemezis gravidarum öyküsü, genç yaşta gebelik, ilk gebelik, obezite, yüksek tiroid hormonları, mide rahatsızlığı, helikobakter pilori enfeksiyonu, psikolojik rahatsızlıklar, astım, şeker hastalığı, annenin bebeğe karşı artmış bağışıklık yanıtı, serbest radikallerin sağlıklı hücrelere saldırıp, okside edip bozduğu oksidatif stres bulunmaktadır.
TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
Serum takılarak, elektrolit desteği ve bulantı ilaçları verilerek güvenli ve etkili olarak tedavi edilir. Sıvı kaybı düzelene dek ağızdan beslenmeden kaçınılır. Daha sonra, az ve sık aralıklarla önce sıvı sonra katı gıdalara geçilir. Aralıklı olarak büyük miktarlarda yemek yerine, sık sık ve azar azar yemesi önerilir. Tuzlu kraker, tost gibi kuru yemekler verilir. Beslenme karbonhidrat ve protein bakımından zengin, yağ ve asit bakımından fakir olmalıdır. Mide boşalmasını geciktiren yağlı besinler tavsiye edilmez. Zencefil bulantıyı azaltan doğal bir besindir. B6 vitaminin de bulantıyı azaltıcı etkisi vardır.
Antiemetik denilen bulantı ilaçları ve antihistaminik ilaçlar annenin bulantısını azaltırken erken doğum ve düşük doğum ağırlığı riskini azaltmaktadır.
Tüm tedavilere rağmen şikayetleri devam eden hastalarda son çare olarak enteral ve parenteral beslenme yapılır. Bu tedavilerde hastanın günlük kalori ihtiyacını karşılayacak elektrolit, protein, yağ ve karbonhidrat içeren sıvılar damardan veya tüple verilir.
Aşırı bulantı kusması olan gebelerin duygu durumları göz önünde bulundurularak gerekli psikiyatrik ve psikolojik destek verilmelidir.