Ciltteki elastikiyet kapasitesinin korunmasından sorumlu olan ve kasların, hayati organlarını yapısını destekleyen kolajen, parlak bir cildin en doğal bileşenlerinden biri. Eğer cildinizdeki kolajen seviyesi yüksekse, sağlıklı ve parlak bir cilde sahipsiniz demektir. Doğal olarak sıkı ve esnek bir cilt yapısı, daha az kırışıklık ve leke demektir.
Kirlilik, güneşten gelen UV ışınları, stres veya yaş gibi etkenler, vücuttaki kolajen üretiminde bazı sıkıntıların ortaya çıkmasına neden olabilir. Özelilkle 20 yaşından sonra vücuttaki kolajen üretimi her geçen gün azalmaya başlar. İnce çizgiler, kırışıklıklar, eşit olmayan cilt tonu gibi yaşlanma belirtileri ise kolajen eksikliğinin artışı ile birlikte bir noktada ortaya çıkar. Parlak ve genç bir cilt için kolajen kaynaklarını doğru tükettiğinizden emin olmak oldukça önemlidir. Fakat tüm bunlarla birlikte kolajen ile ilgili birçok yanlış bilgi mevcut. İşte doğru bilinen o yanlışlar…
YANLIŞ 1: KOLAJEN YALNIZCA CİLT VE EKLEMLER İÇİN ÖNEMLİDİR
Kolajenin eklemler ve cilt için gerekli olduğu doğru olsa da bundan çok daha fazlasını sağlar. Kolajenin birçok işlevi arasında kasları, kemikleri ve cildi bir arada tutarak hepsinin uyum içinde çalışmasına yardımcı olur. Üstelik cilt, kemikler ve kaslardaki doğal elastikiyeti koruyarak hepsinin birbiriyle uyum göstermesini kolaylaştırır. Bu nedenle, kolajenin sadece cilt ve eklemler için değil tüm vücut için gerekli olduğu unutulmamalıdır.
YANLIŞ 2: KAYBEDİLEN KOLAJEN YENİLENMEZ
Birçok insan, kolajen eksikliğinin tamamlanamayacağı için geri dönülmez bir yolda hissedebilir kendisini. Fakat vücut, tüm ömrü boyunca kolajen üretebilir. Azalan aslında yaşla birlikte üretilen kolajen miktarıdır. Yaş ilerledikçe en iyi kolajen üretimini sağlamak için bitkisel gıdalar, C vitamini yüksek besinler ve doğru beslenme sisteminiz izlemek önemlidir. Böylece uzun yıllar boyunca yeterli kolajen miktarına sahip bir vücutla yaşamanız mümkündür.
YANLIŞ 3: KOLAJEN İÇEREN KREMLER TÜM CİLDİ YENİLER
Birçok kişi kolajen içeren kremlerin ciltteki kolajen seviyelerini artırdığı için elastikiyeti de artıracağını düşünür. Ancak gerçek bundan biraz daha farklı. Kolajen moleküllerin boyutu çok büyük olması nedeniyle cildin epidermis tabakasına kadar nüfuz edemez.Fakat bu kremler, cildi nemlendirmeye yardımcı olabilir, ince çizgilerin ve kırışıklıkların belirginliklerini azaltır. Doğal olarak daha genç görünen ve parlak bir cilde sahip olabilirsiniz. Fakat kolajeni öncelikle beslenerek almak önemlidir.
Tüm bu yanlışlara rağmen doğru adımları atmak, harika bir cildin anahtarını da elinizde bulundurmanızı sağlar. Günlük diyetinize ve cilt bakım rutininize dahil ettiğiniz kolajen, tüm çevresel faktörlere rağmen ihtiyacınız olan ışıltıyı sizlere verebilir. Yaş ilerledikçe kademeli olarak düşen kolajen oranını doğru beslenerek, doğru bir bakım süreci izleyerek artırabilirsiniz. Bu nedenle bir uzman yardımı ile birlikte de en iyi sonuçlara ulaşmanız mümkündür.