14 yaşında İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda, "Artist Aranıyor" adlı oyunda ilk kez sahneye çıktı. Annesinin "beni sen tamamladın, sende gerçekleştirdim yapamadıklarımı" sözleriyle işine büyük bir aşkla bağlandı. Muhsin Ertuğrul ona "kulis faresi", Haldun Dormen ise "prova cadısı" diyordu.
Tiyatrolarda küçük rollerde başarı gösteren Pekuysal, büyük rollerle adeta devleşti. Yeteneğinin sınırları olmadığını, hayatı boyunca 250 oyun ve 100'den fazla filmde gösterdi. "Hayat Sevince Güzel", "Keloğlan" gibi Türk Sineması'nın unutulmazlarının yanı sıra Süper Baba, Ekmek Teknesi gibi dizilerde de yer aldı.
https://www.instagram.com/p/Crgmalegeut/
"Sanatçının emeklisi olmaz" derken, o kadar ciddiydi ki, mesleğine olan aşkı "Ankilozan spondilit" adlı hastalığa rağmen bitmedi. Hastalıkla mücadelesini yok saydı, 14 yıl boyunca oynadığı "Lüküs Hayat" adlı oyunla tiyatro tarihini şekillendirdi. "Sahnede doğdum, sahnede öleceğim" diyerek hayatını özetledi.
Sahneye olan aşkı, hayatının aşkını da getirdi. Ergun Köknar ile evlendi ve anne olduğunda da oyunculuktan vazgeçmedi. Oğlu Sait Ali Köknar annesini anlatırken; "Anam can verdiği karakterler aracılığıyla bana bir değil, binlerce can verdi. Herkese de vermeye devam edecek" diyecekti.
Pekuysal; 2008'de düşerek kalçasını kırdı ve 5 günlük yoğun bakımdan sonra hayatını kaybetti.