Oysa tarama programlarının etkin olarak uygulanması ve belirtilerin göz ardı edilmeden zamanında hekime başvurulması her yıl 6 milyon kişinin yaşamını kurtarabiliyor. Kansere yol açan etmenlerden uzak bir yaşam tarzının hastalıkları önlemek açısından önemli olduğunu ancak tedavide asıl farkı erken tanının oluşturduğuna dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Süleyman Şahin, "Özellikle meme, bağırsak ve rahim ağzı kanserlerinin erken tanısını mümkün kılan tarama programları sayesinde tedavide büyük başarılar elde ediliyor. Bu nedenle kanser hakkında farkındalık oluşturulması ve tarama programlarının etkinleştirilmesi ile kazanımlarımız artıyor. Kanserin üstesinden bilinçlendirilmiş bir toplum gelebilir. Toplum kanser korkusundan kurtarılmalı" dedi.
"DÜNYADA HER YIL YAKLAŞIK 10 MİLYON KİŞİ KANSER NEDENİYLE HAYATINI YİTİRİYOR"
Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) tarafından her yıl 4 Şubat günü tüm dünyada 'Dünya Kanser Günü' olarak hatırlanıyor. Her yıl milyonlarca kişinin ölümüne yol açan ve 'çağın vebası' olarak bilinen kansere karşı toplumda farkındalık yaratmanın ve birlikte mücadele vermenin önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Süleyman Şahin, "Tanı ve tedavideki bilimsel, kayda değer gelişmelere rağmen maalesef kanser tüm ölüm nedenleri arasında halen ikinci sırada. Dünyada her yıl yaklaşık 10 milyon kişi kanser nedeniyle hayatını yitiriyor. Tarama programları ile erken tanı mümkün oluyor. Bu yöntemlerin etkin kullanımı sayesinde 4 milyon kişinin hayatını kurtarmak mümkün" diye konuştu.
"FİZİKSEL AKTİVİTE, SAĞLIKLI BİR YAŞAM İÇİN SON DERECE GEREKLİ"
Kansere yol açtığı bilinen etmenlerden kaçınmanın da sağlıklı bir yaşamın temelini oluşturacağını kaydeden Doç. Dr. Süleyman Şahin, şu ifadelere yer verdi:
"Sigara, kansere yol açtığı bilinen maddelerin başında geliyor. Akciğer kanserlerinin büyük bir kısmının nedeni olan sigaranın ayrıca oral kavite (dudaklar ve yanakların iç kısmı, dişler, diş etleri, dilin üçte ikilik ön kısmı, dilin altındaki ağız tabanı ve ağzın kemik çatısı), gırtlak, yemek borusu, mesane gibi birçok bölgede kansere yol açtığı biliniyor. Sigara bırakılmasına rağmen, yıllar sonra bile kansere neden olabiliyor. Bu nedenle hiç başlanmaması ve sigara içilen ortamlarda uzak durulması önemli. Alkol, özellikle karaciğer, yemek borusu ve bağırsakta görülen kanser riskini artırıyor. HPV ve HIV virüsleri korunmasız cinsel ilişki ve çok eşlilikle bulaşıyor. Kırmızı etin azaltıldığı, meyve ve sebzeden zengin hale getirildiği bir beslenme tarzı, kolon kanseri olmak üzere bazı kanser türlerine karşı koruyucu olabiliyor. Düzenli fiziksel aktivite, sağlıklı bir yaşam için son derece gerekli. Hareketten uzak yaşam tarzı özellikle obeziteye yol açarak beraberinde kanser riskini de artırıyor. Diyabet ve kalp-damar hastalıkları başta olmak üzere vücutta birçok hastalığa yol açan obezite, son yıllarda başlıca kanser nedeni olarak düşünülüyor."
"AİLESİNDE BU HASTALIK GÖRÜLEN KİŞİLERDE TARAMALAR 40 YAŞINDAN İTİBAREN UYGULANIYOR"
Meme, bağırsak, rahim ağzı gibi toplumda sık görülen bazı kanser türleri için erken teşhis amacıyla geliştirilmiş tarama programları olduğunu söyleyen Doç. Dr. Şahin, pek çok hastanın erken tanılanarak, tedavi edilmesini sağladığını belirtti. Bağırsak ve rahim ağzı kanserlerin yönelik taramalar hakkında bilgiler veren Şahin, "Meme kanserinin erken tanısı için kadınların 20-40 yaş arasında kendi kendini muayenesi önemli. 40-69 yaş arasında doktor muayenesi ve yılda bir mamografi çekimi gerekiyor. Kalın bağırsak kanseri için 50-70 yaş arasında gaitada gizli kan testi (GGT), 10 yılda bir kolonoskopi öneriyoruz. Ailesinde bu hastalık görülen kişilerde taramalar 40 yaşından itibaren uygulanıyor. Rahim ağzı kanseri için 30-65 yaş arası kadınlarda 5 yılda bir HPV-DNA ve smear testi taraması yapılıyor" dedi.