Günümüzde yüz yüze kurulan iletişimin yerini artık sosyal medya üzerinden kurulan iletişimler aldı ve daha yaygın hale gelmeye başlamıştır. Sosyal medyanın çok aktif bir yer olarak kullanılması aile içindeki iletişimi de bitirmeye başladı. Eskiden birlikte vakit geçirilen zamanların yerini telefon aldı. Böylelikle sosyal medya bireylerin iletişimini, yaşama biçimini, ilgi alanlarını ve ruh hallerini büyük ölçüde etkilemeyi başarmış ve insanların değer algıları bile değişmeye başlamıştır. İnternet bağımlısı olan kullanıcılar; oyun siteleri, film-müzik siteleri, sohbet odaları, pornografik siteler, topluluk siteleri gibi sitelerde daha çok zaman harcıyorlar.
Araştırmalardaki bulgular çok küçük yaşta çocukların bile pornografik siteler ile tanıştığını belirtiyor. Daha kötüsü çocuklar yaşça büyük insanlar ile iletişime geçip cinsel anlamda bir şeyler yaşıyorlar ve bu çocukların zihinlerinde derin tramvalara sebep oluyor. İntihar girişimleri de bu sebepten dolayı çocuk yaşta artabiliyor. Sadece bu sebeple psikologlara gelen vaka örnekleri inanılmaz derecede artmış durumda.
Yine Litaratüre baktığımız zaman Faraon ve Kaipainen (2014) de yapmış olduğu çalışmada; Facebook kullanım yoğunluğu yüksek olan katılımcıların özgüveninin daha düşük olduğunu araştırma sonucu bulmuşlardır. Diğer araştırmalara baktığımız zaman bağımlılık yaratan sosyal medya kullanımının düşük benlik saygısı ile ilgili olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Bireyler artık kendi öz değerini sosyal medya üzerinden ölçmeye çalışıyor. Bir birey "sevilmediğini" hissediyorsa sosyal medya üzerinden bir şeyler paylaşarak ve beğeni alarak sevilmeme algısını değiştirmek istiyor. Zaman içinde de kendi öz değerinin değişeceğine inanarak sürekli sosyal medya içinde olmayı ve orada görünmeyi kendine bir görev olarak hissediyor çünkü orada öz değerinin daha fazla artacağına inanmaya başlıyor.
Sosyal medyanın vermiş olduğu zararlardan birinin de evliliklere verdiği zarar ve bu konu üzerinde durulması gerektiğini düşünüyorum. Aile mahkemelerine baktığımız zaman boşanma oranlarının çoğunun sosyal medya aldatmaları olduğunu görmekteyiz. İnsanlar kendi içsel boşluklarını, samimiyet bulamadıkları evliliklerini ya da bir kişilik problemi olarak insanların duyguları ile oynamayı bir rol ediniyorlar. Böylelikle evli çiftler duygusal anlamda birbirlerine zarar veriyorlar. Aynı şekilde 3 kişi olarak sosyal medyada bu ilişkinin içinde olan bireyde zarar görüyor.
Gelişen çağ ile birlikte sosyal medyanın benlik algımıza ve öz saygımıza zarar verdiğinin farkında değiliz. Yüzeyde çok görünmeyen ama derinlerde birçok yanlışı içinde barındıran kendi benliğimize zarar veren bir yer internet. Bu yüzden interneti çocuklar ve biz yetişkinler olarak sağlıklı bir şeklide kullanmamız gerekiyor. Yoksa ruhsal anlamda etkilenerek zarar görmüş olacağız.
E-mail: sinemsayisman@gmail.com
