Yaşam stili hala eski kabile gelenekleriyle iç içe olan bu halk, aynı zamanda binlerce yıllık bir geçmişe sahip. Afrika'nın en eski kabilelerinden olan Himbalar'ın, çocuklarla kurdukları iletişimden geçinme tarzlarına kadar farklı yaşamlarından oldukça alışılmadık örnekler…
Himbalar, dış dünyadan neredeyse tamamen izole olmuş biçimde yaşıyorlar. Dış temaslara karşı oldukça temkinli olan bu halk, inançlarının ve kültürlerinin hiçbir şekilde yabancılar tarafından "kirletilmemesini" sağlamak için çaba gösterdiklerini belirtiyorlar. Bu durum ise kendileri için çok daha merak dolu bir ortama neden oluyor.
"TARIM VE HAYVANCILIK TEMEL GEÇİM KAYNAĞI"
Himba halkı, genellikle hayvancılık ve tarımla uğraşıyor. Kadınlar ise yakacak odun bulmak, yemek pişirme ve tatlı su temin etme ile görevlendiriyor. Kabilenin bir kısmı ise sosyal olarak daha az etkinliğe sahip ve oldukça dindar. Eski tanrı inançlarına oldukça bağlı şekilde yaşıyor.
Genç kızların erken yaşta evlendiği bu kabilede çok eşlilik doğal karşılanıyor. Afrika'ya özgü olmasa da bazı diğer kabileler gibi bu kabilede de sıklıkla görülebilen bir durum.
Bebeklerini ise doğar doğmaz, oldukça farklı takılarla süsleyerek gösterişli hale getiriyorlar. Kabilenin bebeklerine hep birlikte sahip çıkması ise birbirlerine olan bağlılığının bir simgesi.
"BANYO YAPMAK BU KÜLTÜRDE OLDUKÇA FARKLI"
Bu kabiledeki en ilginç durum, banyo yapmamaları. Buna şaşırmadan önce bölgenin iklim koşullarını düşünmek gerek. Su kullanarak banyo yapmalarının asıl sebebi; sert hava şartları. En zor hava koşullarından birinde yaşayan bu halk, sert çöl iklimi ve içme suyunun olmaması gibi etkilerle banyo yapmasını da oldukça zorlaştırıyor.
Banyo rutinindeki eksiklik, bu halkı daha kirli yapmıyor. Onları geleneksel kıyafetler içerisinde gördüğünüzde de büyük bir şaşkınlık yaşayabilirsiniz. Banyo yapmak zor olduğu için ciltlerinde kırmızı tonda bir boya kullanıyorlar.
Hijyenlerini koruyabilmek için bu halk, su yerine "buhar banyosundan" faydalanıyor. Otlarla dolu bir kaseye kömür atıldıktan sonra dumanın yükselmesi bekleniyor ve insanlar bu tütsülenmiş kasenin üzerine eğiliyor. Bu sırada ısı nedeniyle vücudun terlemesi sağlanarak yıkanmaya sağlanmış oluyor.
Bu halk aynı zamanda yabancılara ve ziyaretçilere karşı oldukça arkadaş canlısı. Fakat kültürlerine ve yaşam tarzlarına herhangi bir müdahaleye izin vermiyorlar.