Aynı zamanda Çocuk Hastanesi Eğitim Sorumlusu olan Mısırlıoğlu, AA muhabirine, bahar ayının güzelliklerinin yanında alerjilere de açık bir mevsim olduğuna işaret etti.
Baharda atmosferde çoğalan çayır, çimen polenlerinin hastalarda alerjik şikayetleri artırdığını belirten Mısırlıoğlu, "Bahar aylarında, özellikle polen alerjilerini görüyoruz. Burunda akıntı, kaşıntı, tıkanıklık, hapşırık gibi şikayetler oluşuyor. Göz alerjisi eşlik ediyorsa gözde kızarıklık, kaşıntı ve akıntı, astım bulguları da varsa öksürük ve nefes darlığı şikayetleri ortaya çıkıyor." diye konuştu.
Mısırlıoğlu, ayrıca kış sonunda ağaç polenleri, sonbahara doğru da yabani ot polenlerinin yoğunluğunun arttığını ve bunların da alerjik sıkıntılara neden olabildiğini anlattı.
"HER 3-4 KİŞİDEN BİRİNDE ALERJİK NEZLE VAR"
Polen alerjisinde en sık alerjik nezlenin görüldüğüne dikkati çeken Mısırlıoğlu, "Alerjik nezle, dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok yaygın. Her 3-4 kişiden birinde alerjik nezle var." dedi.
Alerjik nezlenin çocukların uyku kalitesini ve okul başarısını olumsuz etkilediğini vurgulayan Mısırlıoğlu, "Çocuklarda astım bulguları varsa polen alerjisi ve alerjik nezle astım ataklarının gelişmesine neden olabiliyor. Ayrıca sinüzit, kulakla ilgili işitme problemleri ortaya çıkabiliyor." ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu, alerjik nezle olan hastaların üçte birinde astım ataklarının da görüldüğünü söyledi.
POLEN YOĞUNLUĞUNUN OLDUĞU SAATLERE DİKKAT EDİLMELİ
Baharda polen yoğunluğunun sabah saatlerinden başlayarak öğlene doğru arttığını, akşam üzeri ve yağmur yağdıktan sonraki birkaç saat içinde de azaldığını aktaran Prof. Dr. Mısırlıoğlu, alerjisi olan kişilere, polenlerin yoğun olduğu saatlerde dış aktiviteleri azaltması, rüzgarlı havalarda dışarı çıkmamayı tercih etmesi önerisinde bulundu.
Mısırlıoğlu, ayrıca eve geldikten sonra duş alınması ve kıyafetlerin değiştirilmesinin polenlerin uzaklaştırılması açısından önem taşıdığını vurguladı.
Gözdeki yakınmaları engellemek için güneş gözlüğü kullanılabileceğini belirten Emine Dibek Mısırlıoğlu, Kovid-19'a karşı kullanılan maskelerin de şikayetleri kısmen azaltabildiğini kaydetti.
AŞI TEDAVİLERİ UYGUN HASTALARDA OLUMLU SONUÇ VERİYOR
Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu, polenlerden her zaman kaçınarak korunmanın mümkün olmadığına işaret ederek, tedavi yöntemlerine ilişkin şu bilgileri verdi:
"Şikayetleri olduğu dönemde hastalarımıza ilaç tedavileri öneriyoruz. Bu ilaçların hekimlerin önerdiği şekilde, düzenli bir şekilde kullanımına dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca ilaç tedavisiyle düzelme sağlayamadığımız hastalarımızda alerjenlerle yaptığımız aşı tedavilerini kullanabiliyoruz. 5 yaşın üzerindeki çocuklarda aşı tedavileri uygulanabiliyor. Kısa süreli tedaviler değil aşı tedavileri, 3-5 yıl arasında sürüyor. Cilt veya dil altına uygulanabilen aşı formları var. Mutlaka alerji immünoloji uzmanlarının planlaması ve denetiminde yapılması gerekiyor. Aşı tedavileri, uygun hastalara yapıldığında etkinlikleri uzun dönem devam ediyor."
ALERJİK NEZLE OMİCRON BELİRTİLERİYLE KARIŞABİLİYOR
Prof. Dr. Mısırlıoğlu, alerjik nezlenin bazı belirtilerinin şu an ki Kovid-19 semptomlarıyla benzediğine dikkati çekerek, "Omicron varyantında özellikle burun akıntısı, tıkanıklık gibi şikayetleri daha fazla görüyoruz. Bu nedenle hastalığın başlangıç döneminde Kovid-19 ve alerjik nezle belirtilerine yönelik karışıklıklar, bulguların benzeşmesi olabiliyor." şeklinde konuştu.
Kovid-19'un bulaşıcılığından dolayı alerjik nezleden ayırt edilmesinin önem taşıdığını vurgulayan Mısırlıoğlu, Kovid-19'da sıklıkla görülen ateş ve boğaz ağrısına alerjik nezlede rastlanmadığını, alerjik nezlede daha çok burun, boğaz ve damakta kaşıntının görüldüğünü belirtti.
Mısırlıoğlu, ayrıca Kovid-19 semptomlarının ortalama 1-2 hafta sürdüğünü ama polen alerjisinde uygun tedavi alınmadığında şikayetlerin sezon boyunca devam ettiğini sözlerine ekledi.