Son yıllarda kronik böbrek yetmezliğinin tüm dünyada adeta bir salgın şeklinde artış göstererek ciddi bir sağlık sorunu haline geldiğini belirten Nefroloji Uzmanı Dr. Özlem Yayar, "Kronik böbrek hastalığının en sık görülen nedenleri şeker hastalığı, yüksek tansiyon, nefritler, kistik böbrek hastalıkları ve ürolojik (idrar yollarında taş veya tıkanıklık) problemleridir. Şeker hastalığı, hipertansiyon, kalp hastalığı, şişmanlık, ileri yaş, ailede böbrek hastalığı öyküsü, sigara ve sık ağrı kesici ilaç kullanımı kişiyi böbrek hastalığı açısından yüksek riskli hale getirmektedir" şeklinde konuştu.
"SİNSİ BİR HASTALIK"
Kronik böbrek hastalığının çoğu kez belirti vermeden sinsi bir şekilde diyaliz aşamasına kadar ilerlediğini belirten Yayar, "Riskli kişiler başta olmak üzere herkesin düzenli olarak sağlık taramasından geçmesi, basit kan ve idrar testi ile böbrek fonksiyonlarını kontrol ettirmesi önemlidir. Erken teşhis ve tedavi edilemeyen kronik böbrek hastalığı son dönem böbrek yetmezliğine ilerlemekte, bu aşamada ise diyaliz ve böbrek nakli tedavileri gündeme gelmektedir" dedi.
"GEREKSİZ İLAÇ KULLANIMINDAN KAÇINILMALI"
Özellikle kronik böbrek hastalığı olan veya bu açıdan yüksek risk taşıyan bireylerde böbrek fonksiyonun korunması son derece önem arz ettiğini belirten Nefroloji Uzmanı Dr. Özlem Yayar, "Böbrekler için risk oluşturan ilaçlar kullanılırken, tanı veya tedavi amaçlı girişimlerde, riskli ameliyatlar öncesinde ve sonraki dönemde böbrek fonksiyonlarının hekim tarafından izlenmesi ve koruyucu önlemlerin alınması çok önemlidir. Gereksiz ve hekim kontrolünde olmayan ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Böbrek sağlığı açısından böbrekleri susuz bırakmamak ve yeterli su alımına özen göstermek, özellikle sıcak iklimde yaşayanlarda daha da önemlidir" şeklinde konuştu.