Çocukluk dönemini hatırlayamamak, bilim insanları tarafından normal olarak nitelendiriliyor. Bu durum tıp dünyasında "infantil amnezi" olarak biliniyor ve bebeklik döneminden çocukluğa ve yetişkinliğe çok az hatıra götürülebileceği anlamına geliyor.
Dünyaya yeni gelinen ve içinde bulunan halde bir keşif süreci olan çocukluk dönemi, bazı anıların hiç olmadığı, bazılarınınsa "silikleştiği" bir dönem. Örneğin; bir yaşınızda yürümeyi öğrendiğiniz dönemi hatırlayamayabilirsiniz.
Bu çocukluk amnezisi adı verilen durumla ilgili farelerin beyinlerinde yapılan bir araştırma, farelerin de erken dönemdeki deneyimlerini hatırlayamadıklarını gösterdi. Bilim insanları ise bu durumla ilgili bilişsel gelişim, dil gelişimi gibi birçok teori ortaya koyuyor.
Çocukların büyüme aşamasında geliştirdiği dil kullanma becerisi, ne kadar tamamlanmamışsa veya geç tamamlanması halinde, anıların hatırlanmasında engel olabileceğini gösteren çalışmalar mevcut. Bunun sebebi ise otobiyografik hatıraları kodlamak için yeterli dil becerisine sahip olmamakla ilişkilendiriliyor.
Yapılan çalışmalarda, 3-4 yaş aralığında dil becerisini daha iyi olan kişilerin, hafızalarının daha iyi olduğu ve çocukluk anılarını da daha net hatırladığını gösteriyor. Dil gelişimini geç tamamlayan kişilerde ise anıları kodlayamamaları nedeniyle daha az hatırladıkları görülüyor.
Araştırmacı Paul Frankland ve Sheena Josselyn, hafıza ilgili yaptıkları çalışmalarda, çocukluğumuzu hatırlayamamız ardındaki mekanizmanın "biyolojik" olduğunu tespit ettiklerini belirttiler.
Yeni doğmuş bir bebeğin beyin kapasitesi yalnızca %25 olarak belirlenirken, aynı zamanda yaşamın ilk 3 yılında, beyin büyümesi hızlı bir şekilde ilerler. 5 yaşına kadar hızla büyüyen beyin, "nörojenez" ile gelişir. Nörojenezin anlamı; sinir ve beyin gelişimidir ve daha fazla şey öğrenmeyi ve hatırlamayı mümkün kılar. Fakat buradaki en önemli etkilerinden biri, aynı zamanda "silme" işlemi de yapıyor olması.
Bir bebeğin büyüme aşamasında beynin hipokapüs bölgesinde yeni nöron(sinir) sayısında önemli bir artış yaşanır. Beyin aktivitesinin bu dönemde çok yüksek ve aktif olması, hatıraların saklanmasını önler.
Fakat yıllar boyunca bu aktivite azalarak beyin gelişimini tamamladığında, genellikle 6-7 yaşlarından itibaren, anıları depolamaya başlayabiliriz.