Aldatma, ilişkilerde karşılaşılan en yıkıcı olaylardan biridir. Hem aldatılan hem de aldatan için derin izler bırakabilir. Aldatmanın ardında yatan nedenleri anlamak, bu tür bir olayla karşılaşan kişilerin duygusal yaralarını sarmasına ve süreci daha iyi yönetmesine yardımcı olabilir.
KİŞİSEL EKSİKLİKLER
Aldatma davranışı genellikle derinlerde yatan içsel çatışmalar ve kişisel eksikliklerle ilişkilidir. Bu davranış, kişinin kendini değersiz, yetersiz veya tatminsiz hissetmesi sonucu ortaya çıkabilir. Kendini yetersiz veya değersiz hisseden biri, yaşadığı bu içsel boşluğu ve yetersizlik hissini tatmin etme yoluna gitme eğilimi gösterebilir. Bu duygusal boşluğu başkalarının onayını alarak veya ilgisini çekerek doldurmaya çalışır. Bu duygusal ihtiyaç, genellikle aldatma davranışına yol açan temel faktörlerden biridir. Kendini değersiz hissetmenin çeşitli sebepleri olabilir.
Çocuklukta yaşanan travmalar, başarısızlıklar, öz güven eksiklikleri ve toplumsal baskılar bu hisleri tetikleyebilir. Bu hisleri yoğun bir şekilde yaşayan kişiler, ilişkilerinde ihtiyaç duydukları değeri ve önemi hissetmediklerinde, başka birine yönelerek bu boşluğu doldurmaya çalışabilirler. Bu durumda aldatma, kişinin kendi içsel çatışmalarını çözmeye çalışmasının bir yansıması olur. Fakat ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar bu boşluk başkaları ile dolmaz. Bunun yanı sıra, kişi kendini yetersiz hissettiğinde, bu hisle başa çıkmak için dışarıdan gelen onay ve ilgiye ihtiyaç duyar. Bu onayı ve ilgiyi mevcut ilişkisinde bulamadığında başka bir ilişkide aramaya başlar.
HEYECAN ARAYIŞI İÇİNE GİRERLER
İnsanlar, hayatlarında heyecan ve yenilik arayışında olabilirler. Sıradanlığa hapsolmuş, heyecanını kaybetmiş ilişkiler, kişileri dışarıda yeni ve heyecan verici deneyimler aramaya iter. Bu durum, aldatmanın bir diğer yaygın nedenidir. İnsanı yaşadığına inandıran iki önemli duygu vardır: acı ve haz. Bu duygular, insanın hayatta olduğunu hissetmesini sağlar. Filozofların üzerine en çok düşündüğü ve yazdığı konuların başında gelen bu iki duygu, insan yaşamında önemli bir yer tutar.
Hayatı fazlasıyla hissizleşen, ne acı ne de haz duygularını hissedemeyen, günlük yaşamında belli bir rutinin içinde gidip gelen bazı insanlar, karşılarına çıkan haz duygusuna kayıtsız kalamayabilirler. Bu durumda, yeni ve heyecan verici bir deneyim yaşamak için yani haz duymak için ilişkilerine ihanet edebilirler. Bu tür bireyler, mevcut ilişkilerinde yeterince heyecan ve yenilik bulamadıklarında, dışarıda bu duyguları aramaya başlarlar.
DUYGUSAL YARALARI HAFİFLETMEK İSTERLER
Geçmişte yaşanan travmalar ve duygusal yaralar, aldatmanın bir diğer nedenidir. Bazı insanlar, geçmişte yaşadıkları acı verici deneyimlerin yarattığı duygusal yaraları hafifletmek için başka insanlara yönelirler. Geçmişte yaşanan bir deneyimin yol açtığı duygusal yarayı iyileştirme çabası, kişiyi başka insanların çekim alanına yöneltebilir. Bu durum, aldatmanın derinlerde yatan bir başka nedeni olarak karşımıza çıkar.
Geçmişte yaşanan travmalar, bireylerin duygusal dünyasında derin izler bırakabilir. Bu travmalar, bireylerin ilişkilerinde güven sorunları yaşamalarına ve duygusal olarak tatminsiz hissetmelerine yol açabilir. Geçmişin yaralarını sarmaya çalışan bireyler, mevcut ilişkilerinde bulamadıkları duygusal desteği ve güveni, başka bir ilişkide aramaya başlarlar. Bu arayış, aldatma davranışına yol açabilir.
ALDATILAN KİŞİ MESELENİN KENDİSİ İLE İLGİLİ OLMADIĞINI ANLAMALI
Aldatılmak, çok acı verici ve zor bir deneyimdir. Aldatılan kişi, bu durum karşısında büyük bir hayal kırıklığı yaşar, güveni sarsılır ve kendini yalnız hisseder. Bu duygularla başa çıkmak oldukça zordur. Ancak, aldatılan kişi, bu olayın aslında kendi eksiklikleri veya hataları ile ilgili olmadığını anlamalıdır. Bu süreci anlamak ve kabul etmek, aldatılan kişinin iyileşme sürecinde önemli bir adımdır. Kendini suçlamak veya yetersiz hissetmek, sadece acıyı daha da derinleştirir. Aldatılan kişinin, bu durumun kendi kişisel değerleri veya yetersizlikleri ile ilgili olmadığını bilmesi, iyileşme sürecini kolaylaştırır. Aldatmanın temelinde yatan nedenlerin, aldatanın kendi kişisel problemleri ve duygusal eksiklikleri olduğunu bilmek, aldatılan kişinin kendine olan güvenini yeniden kazanmasına yardımcı olabilir.