Çocukluğunda en sevdiği oyuncakla uyuyanlar şimdi akıllı telefon elinde uyuyor. Üstelik sayıları da hiç de az değil. Uyurken akıllı telefonu baş ucundan ayıramayanlardan biri de siz olabilirsiniz. Deprem korkusuyla yanından ayırmayan, akıllı telefonu saat alarmı için kullanan veya önemli bir telefon gelirse duymak için telefonu baş ucunda tutanların sayısı da hiç az değil. Peki akıllı telefonların sağlığımız üzerinde olumsuz etkisi var mı? Bu soru hiç bir zaman net yanıtlanamayacak. Eğer cep telefonu radyasyonunun beyin kanserine yol açtığına dair söylentileri daha önce duyduysanız, telefonunuzun yanında uyumanın kötü bir fikir olduğunu düşünebilirsiniz. YouTube veya Instagram'da görmüş olabileceğiniz şeylerin aksine, cep telefonunuz geceleri (veya gündüzleri) beyninizi kızartmıyor. Yine de uzmanlara göre, ışıklar sönmeden onu başka bir odaya koymak isteyebileceğiniz çok iyi bir neden daha var.
EVİNİZDE AĞA BAĞLI CİHAZ
Cep telefonları radyasyon yayar ve radyasyonun kanser riskini artırma potansiyeli var. Ancak telefonunuzdan çıkan radyasyonun tehlikeli olduğu düşünülmüyor. Telefonun riskini artıran şey kafanıza yakın taşımak. Şu anda ortalama bir kullanıcı telefonu 130'un üstünde kontrol ediyor. Kısacası "onsuz hayat asla olmaz" diyecek kadar kontrol ediyor. Oysa benzer sorun yaratan TV, mikrodalga fırınlar, saç kurutma makinesi, wifi modemler, radyo gibi pek çok cihaz tehlike yaratıyor. Üstelik 10 yıl önce evinizde ağa bağlanan, elektrikle şarj olan ne kadar cihaz vardı, şimdi ne kadar cihaz var? Bu sorunun yanıtı çoğu zaman katlanarak arttığını gösteriyor.
HANGİ UZMANA GÜVENİRSİNİZ?
Nörolojik Onkoloji Bölümü Şefi Dr. Stephanie Weiss, "Cep telefonları ile kanser arasında bir ilişki olduğuna dair herhangi bir destek aramak için büyük meta-analizler yapıldı, ancak hiçbiri güçlü bir iddiada bulunamadı" diyor. Philadelphia'daki Fox Chase Kanser Merkezi. "Şu an itibariyle cep telefonlarının kansere neden olduğuna inanmak için herhangi bir nedenimiz yok."
Sorun insanların kime neden güvendiğini bulmak. Eğer siz depremi ya da yakınlarınızın size ulaşmasını önemsiyorsanız, telefonu yakınınızda tutarsınız. Eğer tam tersi cihazların negatif etkisini daha çok aklınıza takılıyorsa, uyuduğunuz odaya bile almayabilirsiniz. Üstelik tüm bu durum dönemsel olarak değişiyor. Üstelik kendiniz için aldığınız riskleri çocuğunuz için almayabilirsiniz. Çocuğun odasında hatta baş ucunda WiFi kamera bulundurmak sizi rahatsız etmeyebilir. Ancak güvenlik sağlık riskine daha ağır basıyor olabilir.
BASİT ÖNLEMLERLE ETKİYİ AZALTABİLİRSİNİZ
TELEFONU YANINDA UYUYANLARIN ORANI AZ DEĞİL
Ortalama bir Amerikalı gibisiniz, muhtemelen akıllı telefonunuz elinizin altında olacak şekilde uyuyorsunuz. Bank of America'nın 2015 tarihli bir raporu, insanların yüzde 71'inin telefonlarının yanında ya da yakınında uyuduğunu ortaya çıkardı. Bu rakama yataklarında telefonlarıyla uyuduklarını söyleyen yüzde 13 de dahil. 2022 yılında bu rakam daha yukarı çıkmış görünüyor. Özellikle pandemi etkisiyle telefonu baş ucunda tutanların oranı arttı.
TELEFONUMU YATAĞIMDA TUTARSAM NE OLUR?
Dünya Sağlık Örgütü'nün de doğruladığı gibi, elektronik cihazlar büyük ölçüde kişinin kansere yakalanma olasılığını artırabilecek toksik etkiler üretiyor. Cep telefonları az miktarda elektromanyetik radyasyon yayıyor olsa da telefon kullanımının kansere yol açtığını gösteren kesin bir araştırma yok.
Potansiyel olarak bir yangın başlayabilir. Bunun çok muhtemel olduğunu söylemiyorum, ancak gece yarısı telefonların patladığı veya ateşe verildiği vakaların olduğunu unutamayız. 2014 yılında Teksaslı bir genç, yastığının altına bıraktığı kavurucu cihazdan gelen yanık kokusuyla uyandı. Standart dışı ucuz kablolar başınıza dert açabilir.