Ameliyat korkusu nedeniyle tedaviyi sürekli erteleyen ve zamanla tek başına yürümekte bile zorlanan Canan Pamukçu, iki dizine de aynı anda protez ameliyatının uygulanmasıyla eski hayatına dönebildi. "Ameliyattan sonra geçen 3 yılım için çok üzüldüm" diyen Canan Pamukçu, "Bu kadar ağrı çekmeye, yaşadığım zor günlere hiç değmezmiş. Ameliyat ile ilgili en ufak bir kötü anım yok. Epidural anestezi ile sohbet ederek ameliyat oldum. İki dizim birden ameliyat edilmiş olsa da ertesi gün ayağa kalktım" şeklinde konuştu.
KORKUSU NEDENİYLE GECİKTİRDİĞİ PROTEZ AMELİYATI YILLARINA MAL OLDU
Canan Pamukçu, 2019 yılından beri geçirdiği süreçle ilgili şöyle konuştu:
"Diz ağrılarım 2019'da başladı; birdenbire yangıyla gelen ağrıları istirahat halindeyken ve gece uyurken de yaşamaya başladım. Yanımda biri olmadan dışarıya çıkmaktan korkar olmuştum. Bunların yanı sıra ameliyat olma korkum da vardı. Birçok doktorla görüştüm, fikir aldım; bir hayli bilgi sahibi oldum ama bir türlü karar veremiyordum. En sonunda oğlumun yardımıyla Gökhan Bey'e ulaştım ve ameliyat olmaya karar verdim. İki dizim birden ameliyat edilmiş olsa da ertesi gün ayağa kalktım. Eve geldikten sonra da 14'üncü gün koltuk değneklerini de bıraktım. Mutluyum, acılarla yaşamaya hiç gerek yok. O üç yılımı heba olmuş yıllarım olarak görüyorum. Belimde önemsiz 2 tane fıtığım vardı ama o fıtıklar dengesiz yürümemden dolayı taşmış fıtık haline geldi. Şimdi onun da sıkıntısını çekiyorum, keşke bu kadar uzatmasaydım."
"GÜNLÜK İHTİYAÇLARINI ÇOK RAHAT ŞEKİLDE GİDEREBİLİYOR"
Ameliyat sonrası kısa sürede normal hayatına dönen Pamukçu'nun sağlığının şu an gayet iyi olduğunu belirten Prof. Dr. Gökhan Meriç, "72 yaşındaki Canan Hanım bize ciddi bir ağrı ile geldi. 3 yıldan beri küçük tedaviler uygulasa da fayda göremediği içir ağrıları davam ediyordu. Her iki dizine birden protez uyguladık. Ameliyatın ertesi günü ayağa kaldırıp, egzersizlerini gösterdik. Ameliyattan sonra şişlik, yara irini, akıntı gibi sorunlarımız olmadı. İki hafta sonra kullandığı koltuk değneklerini de bıraktı ayrıca fizik tedaviye devam etti. Şu an minimal ağrıları olsa da günlük ihtiyaçlarını çok rahat bir şekilde giderebiliyor" diye konuştu.
"GECELERİ AĞRI YÜZÜNDEN UYKUNUZDAN UYANIYORSANIZ KIKIRDAK AŞINMANIZ OLABİLİR"
Diz-kıkırdak aşınması hakkında bilgilendirmelerde bulunan Prof. Dr. Gökhan Meriç, konuyla ilgili şöyle konuştu:
"Diz-kıkırdak aşınması, yaşla birlikte kadın hastalarda gördüğümüz en büyük sıkıntılardan bir tanesidir. Kıkırdak aşınması, çarpma veya düşmeye bağlı olmakla beraber genetik olarak hastalarda bir yatkınlık var ise de ortaya çıkabilen bir durum. Kıkırdaklarımız bir kaplama dokusu, eklemler de pürüzsüz bir yüzeydir. Bunun sayesinde ağrısız bir şekilde günlük hareketlerimizi yapabiliriz. Bahsi geçen kıkırdakların zamanla yıpranması ve aşınmasıyla halk arasında kireçlenme dediğimiz ileri kıkırdak aşınması olabilir. Erken dönemde kıkırdak aşınmasından korunmak için diz içi enjeksiyon, kilo verme, egzersiz gibi birçok tedavi yöntemini hastalarımıza öneriyoruz. Ancak buna rağmen 60-65 yaş üstü hastalarda şikâyetler geçmiyorsa; günlük hareketlerinde sıkıntılar devam ediyorsa, 500-600 metre yolu bile ağrısız yürüyemiyorsa, geceleri uykusundan uyandıran ağrısı devam ediyorsa diz protezi uyguluyoruz."
DİZ PROTEZİ KONUSUNDA YANLIŞ/ EKSİK BİLGİLER VAR!
Diz protezinin eklem kıkırdağının yüzeyindeki kaplama dokusunun çıkartılması ve oraya metal bir kaplama yapılmasıyla gerçekleştiğini vurgulayan Prof. Dr. Meriç, şu bilgilendirmelerde bulundu:
"Halk arasında sanki diz kemiğinin tamamen kesildiği ya da tüm dizin alındığı gibi yanlış bir algı var. Bizim amacımız aşınan diz yüzeyini tekrar pürüzsüz hale getirmek. Bunun için sadece kıkırdak bölgesini alıp oraya metal bir implant koyuyoruz. Eklemde tekrar pürüzsüz bir yüzey oluşturmak amacıyla kemiğe bir kesi yapıyoruz ama sadece kıkırdak bölgesini alıyoruz ve metal bir implant koyuyoruz. İki metal yüzey arasında plastik polietilen dediğimiz bir malzeme koyuyoruz. Bununla beraber hastanın günlük hayatını rahat bir şekilde geçirmesini sağlıyoruz. Ameliyatı cerrahi tekniğine uygun olarak, olası riskleri için önlemler alarak ve hastanın diz yapısına en uygun implantı seçerek protez cerrahisindeki başarımızı arttırıyoruz. Amacımız hastanın bir an önce yürümesini sağlamak ve yatağa bağlı kalmasını önlemek.''
"UYGUN HASTA SEÇİMİ ÖNEMLİ"
"Doğru protezin doğru hastaya uygulanması" prensibi yerini getirildiğinde diz protezi ameliyatlarından oldukça başarılı sonuçlara ulaşılabildiğinin altını çizen Prof. Dr. Gökhan Meriç, sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün diz protezi cerrahisinde ameliyat sonrası süreç de hasta açısından oldukça konforlu denilebilir. Ameliyat sonrasında 4-5 gün hastanede kalan hastaya ameliyat sonrası yapılması gereken egzersizleri ve yürüme teknikleri anlatılır. Amaç hastanın günlük hayatında rahat yürümesini sağlamak olduğu için de ameliyatın ertesi günü hastalarımızı ayağa kaldırıyoruz. Ve düzenli olarak hareket etmesini sağlıyoruz. Beraberinde çeşitli ilaç tedavisiyle de ameliyat sonrası gelişebilecek riskleri minimize ederek olası komplikasyonların da önüne geçebiliyoruz."
"HASTA KAS GÜCÜNÜ YÜKSEK TUTARSA, PROTEZİ YAKLAŞIK 20-25 YIL BOYUNCA KULLANABİLİR"
Protezin ömrünün 15-25 sene arasında, hastanın kilosuna ve kullanımına bağlı olarak değişiklik gösterebileceğini belirten Prof. Dr. Meriç, "Kilolu bir hasta yoğun aktivite yaptığında oradaki aşınma diğer insanlara göre bir miktar daha fazla olur. Bu yüzden hastaya kas gücünü yüksek tutmaya çalışıyoruz. Hasta kas gücünü yüksek tutarsa, protez cerrahisi sonrasında kilosuna dikkat ederse protezi yaklaşık 20-25 yıl boyunca kullanabilir. Protez bazen ciddi sıkıntıları olan genç hastalara yapılsa da genellikle 60-65 yaş üstü hastalarda uygulanmasını tercih ediyoruz. Hasta, protez ameliyatı için geç kalmış ya da korkmuşsa günlük hayatında sürekli ağrı çekmek zorunda kalabilir. 1-2 yıl bekleyen hastalar oluyor; bu süre hastanın psikolojisi etkilemekle kalmıyor, hastanın günlük hayattan kopmasına neden olabiliyor. Hasta normalde bir yere gitmek istemesine rağmen, gidememeye başlıyor. Hareketsiz olması kilo almasına bu durmda ağrılarının daha da artmasına sebep olarak hasta için bir kısır döngüye sebep oluyor." diye konuştu.