Diş Hekimi Cem Burak Yılmazer, çiğneme ve öğütme gibi fonksiyonel bir amaç olmaksızın dişleri sıkma olarak tanımlanan 'Bruksizm' hastalığındaki artışa dikkat çekti. Yılmazer, diş sıkmanın uyku esnasında veya uyanıkken gerçekleşebileceğini belirterek "Bruksizm, dişlerde fraktür ve aşınmalar, periodontal dokularda destek kaybı ve mobilite, çiğneme sisteminde ağrı ile çene eklemlerinde problemlere yol açabilmektedir" dedi.
KADINLARDA DAHA ÇOK
Uyanıkken, diş sıkmanın daha ön planda olduğunu, uyku esnasında ise diş sıkmanın yanı sıra gıcırdatmanın da görülebileceğini belirten Yılmazer, "Bu hastalıkla birlikte uyku kalitesi de bozulmaktadır. Uyanıklık ve uyku halinde diş sıkma konusunda yapılan çalışmada, yetiskinlerde yüzde 9, çocuklarda yüzde 14-20, 18-29 yas arasında yüzde 13, 60 yas üstü gruplarda ise ortalama yüzde 3 civarında görüldüğü tespit edilmiştir" dedi. Araştırmaya göre diş sıkma görülen hastaların yaklaşık yüzde 50'sinde bu hastalığa bağlı olarak dişlerde ve yumuşak dokularda problemler gözlendiğini de belirten Yılmazer "Ayrıca uyanıkken diş sıkma kadınlarda daha fazla olup, uyku esnasındaki diş sıkmada cinsiyet farkı olmadığı görülmüştür" diye konuştu.
KÖTÜ UYKU TETİKLİYOR
DİŞ sıkmanın uyku sırasında daha sık görülmesi sebebiyle ve bruksizm ile uyku fizyolojisi arasındaki ilişkinin tespiti amacıyla araştırmacıların uyku fizyolojisi üzerine yoğunlaştığını da belirten Yılmazer, şöyle dedi: "Uyku bozukluklarının diş sıkmaya yol açabileceği düşünülmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalarda kötü kalitedeki uykunun Bruksizm'i yani diş sıkmayı tetiklediğini ortaya koymuştur" dedi.
KAFEİN, ALKOL VE SİGARA ETKİLİYOR
Alkol, kafein, sigara ve sistemik hastalıklarda kullanılan çeşitli ilaçların yan etkilerinin de diş sıkma üzerinde etkili olduğunun yapılan birçok araştırmada belirtildiğini söyleyen Yılmazer, "Bunun yanı sıra uyku esnasında diş sıkma görülen bireylerin yüzde 20-50'sinin diş gıcırdatan aile bireylerine sahip oldukları bildirilmiştir. Uykuda diş sıkmada genetik faktör etkisi yüzde 39'dan yüzde 64'e kadar değişiklik gösteriyor. Araştırmalarda diş sıkmanın, çift yumurta ikizlerine göre tek yumurta ikizlerinde daha fazla görüldüğü de ortaya konmuştur" dedi.
HİPERAKTİF VE AGRESİF KİŞİLİK HASTALIĞI
YILMAZER, psikososyal teorinin, stres ve kişilik yapısının diş sıkma üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu belirterek "Günlük hayattaki stresin, diş sıkma şiddetini ve sıklığını artırdığı belirtiliyor. Çalışmaların bir kısmı da diş sıkanların daha hiperaktif, agresif ve endişeli bir kişiliğe sahip olduğunu savunuyor" dedi.
PANDEMİ DİŞLERİ DE VURDU
SON yıllarda özellikle Kovid pandemisiyle birlikte diş sıkma oranlarında büyük bir artış yaşandığının gözlemlendiğini söyleyen Yılmazer "Biz hastanemizde günde 2 bin hastaya bakıyoruz. Hastaların yarısında dişlerinde aşınma ve diş eti problemlerine rastlıyoruz. Bunun en büyük nedeni de diş sıkma. Yani 2 kişiden 1'i dişini sıkıyor. Bunun en önemli nedenlerinden biri pandemide eve kapanmamız. Bu durum stresi çok artırdı" dedi.
'ONDA VAR,BENDE NİYE YOK' STRESİ
YILMAZER, diş sıkmayı arttıran başka bir nedeni de sosyal medya kullanımı olduğunun altını çizerek, "Yapılan araştırmalara göre kişilerin sosyal medyaya yüklenen fotoğraf ve videoları izleyerek, kişilerin hayatları hakkında yorum yapması da onları strese sokup diş sıkmaya neden oluyor. 'Onda var bende niye yok', 'O tatilde ben niye çalışıyorum', 'O çok mutlu ben niye değilim' gibi düşünceler diş sıkmayı artırıyor" dedi.
KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ
DİŞ sıkma tanısının konması için farklı yöntemler kullanıldığını söyleyen Yılmazer "Anket yöntemi, klinik gözlem, ağız içi apareyleri, çiğneme kaslarının EMG analizi, PSG (uyku testi) ile değerlendirme yapılır. Tedavisi de günümüzde kişiye özel yapılmaktadır. Biofeedback, hipnoz, meditasyon, psikoanaliz yöntemleri dışında ilaç kullanımı son 10 yıl içerisinde artarak gündeme gelmiştir. Diş tedavileri de bu amaçla yapılmaktadır" dedi.