Alzheimer, beynin sinir hücrelerinin zamanla ölmesiyle ortaya çıkan ilerleyici bir nörolojik hastalıktır. Genellikle hafıza kaybı, düşünme ve konuşma bozuklukları ile kendini gösterir. En yaygın demans türüdür ve yaşlı bireylerde daha sık görülür. Kesin tedavisi yoktur, ancak bazı ilaçlar semptomları hafifletebilir. Yeni bir araştırmaya göre ise, belirli bir içecek Alzheimer hastalığının semptomlarıyla savaşmaya yardımcı olabilir.
Bilim insanlarının yaptığı son çalışma Alzheimer hastalığına karşı koruyuculukta büyük bir gelişme yarattı. Özellikle probiyotikler açısından zengin olan kefirin, yapılan çalışmalar doğrultusunda Alzheimer hastalarının semptomlarını iyileştirdiği tespit edildi.
BAĞIRSAK KADAR BEYİN İÇİN DE FAYDALI
Brain, Behaviour and Immunity Integrative dergisinde yayımlanan son araştırmalar, kefir tüketiminin bilişsel işlevleri artırabileceğini ortaya koydu. Uzun zamandır bağırsak sağlığına olan olumlu etkileriyle bilinen kefirin, aynı zamanda beyin üzerinde de faydalı olabileceği düşünülüyor.
Araştırma kapsamında bilim insanları, kefirin beyin sağlığı üzerindeki etkisini değerlendiren yedi farklı çalışmayı analiz etti. Bu çalışmalardan biri, doğrudan insan katılımcıları içeren bir deneydi.
Araştırmacılar, kefirde bulunan probiyotiklerin yalnızca bağırsak sağlığına değil, aynı zamanda beyin fonksiyonlarına da olumlu katkı sağlayıp sağlayamayacağını incelemeye odaklandılar.
Çalışmanın yazarları, "Son yıllarda, probiyotiklerin Alzheimer hastalığının yönetiminde potansiyel rol oynayabileceği yönünde araştırmalar yapılmıştır. Kefir, probiyotikler açısından zengin bir fermente gıda olarak bağırsak mikrobiyotasını olumlu yönde etkileyebilir. Bu durum, potansiyel olarak iltihabı azaltabilir ve beyindeki toksik protein birikiminin önüne geçebilir" ifadelerini kullandılar.
Ayrıca, kefirin içerdiği B vitaminleri, kolin ve folik asit gibi biyoaktif bileşiklerin nöronal sağlık ve bilişsel işlevler için önemli olduğu vurgulandı. Bu nedenle, kefirin Alzheimer hastalığı için umut vadeden tamamlayıcı bir tedavi yöntemi olabileceği düşünülüyor.
7 FARKLI ÇALIŞMA İNCELENDİ
Araştırmada incelenen yedi farklı çalışmanın hem hayvan deneylerini hem de nörodejeneratif rahatsızlıkları bulunan insanları kapsadığı belirtildi. Çalışmaların sonucunda, kefirin bilişsel fonksiyonlar üzerindeki etkilerinin dikkat çekici olduğu görüldü.
Özellikle hayvan deneylerinde, kefirin antioksidan etkilerinin olduğu, beta-amiloid birikimini azalttığı, vasküler hasarı önlediği ve nörodejenerasyonu hafiflettiği tespit edildi.
İnsanlar üzerinde yapılan araştırmalarda ise kefir takviyesinin inflamatuvar sitokinlerin, reaktif oksijen türlerinin (ROS) ve oksidatif proteinlerin seviyelerinde düşüş sağladığı gözlemlendi. Bu olumlu gelişmeler, hafızada iyileşmelerle doğrudan ilişkilendirildi.
Araştırmacılar, "Potansiyel faydaları göz önünde bulundurulduğunda kefir, Alzheimer hastalığının tedavisinde geleneksel yöntemlere değerli bir katkı sağlayabilir. Ancak, daha geniş kapsamlı ve uzun vadeli klinik araştırmalara ihtiyaç duyulmaktadır" şeklinde bir sonuca vardılar.
KEFİRİN ETKİSİ BÜYÜK
İnsan katılımcıları içeren en önemli araştırmalardan biri 2020 yılında Oxidative Medicine and Cellular Longevity dergisinde yayımlandı. Bu çalışma, Alzheimer hastası olan 13 bireyin katılımıyla gerçekleştirildi ve 90 gün boyunca sürdü.
Deney başlamadan önce katılımcılar, bilişsel yeteneklerini ölçmek amacıyla Mini-Mental Durum İncelemesi'ne (MMSE) tabi tutuldu. Aynı zamanda, inflamatuar biyobelirteçler ve oksidatif stresle ilgili veriler de kaydedildi. Katılımcılara vücut ağırlıklarının kilogramı başına günlük 2 ml kefir dozu verildi. 90 günün sonunda yapılan değerlendirmelerde, katılımcıların hafıza testlerinde %66, MMSE skorlarında ise %29 oranında bir iyileşme gösterdiği tespit edildi.
Bunun yanı sıra, inflamatuar ve oksidatif stres biyobelirteçlerinde de önemli bir iyileşme gözlemlendi. Araştırmacılar, "Kefirin, Alzheimer hastalığının üç temel faktörü olan sistemik inflamasyon, oksidatif stres ve kan hücresi hasarıyla bağlantılı bilişsel eksiklikleri iyileştirdiğini ve bu hastalığın ilerlemesine karşı etkili bir destekleyici tedavi olabileceğini gösterdik" şeklinde sonuç bildirdiler.
Ancak, incelemeyi yürüten araştırmacılar, önceki bazı çalışmaların aynı olumlu sonuçları vermediğini belirterek daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu vurguladılar. Bilim dünyası, kefirin Alzheimer tedavisinde tam olarak nasıl bir rol oynayabileceğini anlamak için daha fazla klinik çalışma yapılmasının gerekli olduğuna dikkat çekiyor.
KEFİRİ NASIL TÜKETEBİLİRSİNİZ?
Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıkların önlenmesine veya semptomlarının hafifletilmesine yardımcı olabilecek bu doğal içeceğin günlük diyetlerde yer alması önerilmektedir. Uzmanlar, bağırsak sağlığını destekleyerek genel beyin fonksiyonlarını da güçlendirdiği bilinen kefirin düzenli tüketilmesinin önemli olabileceğini ifade ediyor.
Marketlerde kolayca bulunabilen kefir, çeşitli şekillerde tüketilebilir. Doğrudan içilebileceği gibi, smoothielere eklenebilir, yoğurtla karıştırılabilir ya da kahvaltılarda meyve ve yulafla birlikte tüketilebilir.
Kefir, probiyotik içeriği ve zengin besin değerleri ile hem bağırsak hem de beyin sağlığını destekleyen önemli bir içecek olarak öne çıkmaktadır. Yapılan çalışmalar, kefirin Alzheimer semptomlarını hafifletebileceğini ve bilişsel işlevleri iyileştirebileceğini göstermektedir.
Özellikle yaşlı bireylerde ve nörodejeneratif hastalıklara yatkın kişilerde, düzenli kefir tüketiminin beyin sağlığını destekleyici etkileri olabileceği düşünülmektedir. Alzheimer hastalığına karşı önleyici ve destekleyici bir tedavi olarak kefirin daha geniş klinik araştırmalarla ele alınması, bilim dünyası için büyük önem taşımaktadır.