Karın bölgenizdeki yağlanmanın artması kilo alımından mı kaynaklı yoksa yaşadığınız stres bağırsaklarınızı mı etkiliyor bilmek için karnınızın görüntüsünde yola çıkabilir, bedeninizin size söylemeye çalıştığı şeyi anlayabilirsiniz. İşte en yaygın 5 neden…
DOĞUM SONRASI GÖBEĞİ
İnsan bedeni inanılmaz güçlüdür ancak hem hamilelik hem de doğum sonrasında çok fazla stres yaşar. Doğum yaptıktan sonra eski görüntünüze kavuşmak için acele etmenize gerek yok. Bu süreçte karın bölgesinde gözüken sarkık deri ve yağ zaman içerisinde kendisini toplayacaktır.
Ancak doğumdan aylar hatta yıllar sonra bile bu şekilde görünen bir karın, diyastazis rekti olarak adlandırılan karın kası ayrılmasının bir sonucu olabilir. Anne olan kadınların %35'inin muzdarip olduğu bu rahatsızlık, karnınızın orta kısmında diklemesine bulunan iki kasın ayrılması anlamına gelir. Hamilelik sırasında büyüyen karın, kasların iki yana doğru gerilmesine neden olur ancak normal şartlarda doğumdan sonra kaslar eski haline dönerken karın kası ayrılması yaşayanlarda ayrık kalmaya devam eder.
Ne yapmalı?
Doğumdan hemen sonra diyet yapmak hem anne hem de bebek sağlığını olumsuz etkileyebilir. 9 ay boyunca genişleyen ve büyüyen karnınızın bir gün içinde eski haline gelmesi mümkün olmadığı gibi bu dönemdeki diyet emzirlen bebeğin de yeterli beslenmemesine neden olabilir. Doğumdan bir sene sonra dengeli ve uzman gözetiminde yapılacak bir diyet ve egzersiz, size bu konuda yardımcı olabilir.
STRES
Günlük yaşantıda hissettiğimiz stres, bedenimizi ve özellikle bağırsaklarımızı ciddi oranda etkileyebilir. Stres, kortizol denen bir hormonun salgılanmasına neden olur. Bu hormonun vücutta salgılanması özellikle karın bölgesinde kurtulması zor yağların oluşmasına neden olur. Buna ek olarak stres, yağın enerji olarak yakılmasına izin veren oksidasyon seviyesinde de düşüşe neden olabilir. Fazla yemeseniz bile stres yaptığınız için kilo almanız muhtemeldir.
Ne yapmalı?
Derin nefes almak, kısa yürüyüşlere çıkmak veya kendinizi rahatlatmak için farklı etkinlikler bulmak oldukça etkili yöntemlerdir. Bununla birlikte bitkisel takviyelerin kortizol seviyelerini düşürme üzerinde etkileri olduğu gözlemlenmiştir. Ancak başka ilaçlar tüketiyorsanız önce mutlaka doktorunuza danışın. Kortizol seviyesinin düşürülmesine yardımcı olan bir diğer yöntem ise bol miktarda magnezyum içeren fındık tüketmektir. Brokoli de içeriğindeki folik asit sayesinde benzer bir etki yaratır.
ŞİŞKİNLİK
Şişkinlik, karında oluşan basınç ve şişkinlik hissine denmektedir ve insanların %70'i bu durumdan genel olarak şikayetçidir. Çölyak hastalığı, gaz, huzursuz bağırsak sendromu gibi birçok rahatsızlık şişkinlik şikayetinin sebebi olabilir. Şişkinlik hissinin artması karnınızda gözle görülür bir şişmeye ve büyümeye neden olabilir. Nadir durumlarda da olsa yumurtalık kanseri gibi hastalıklar da şişkinlik hissi yaratabileceği için devam eden şikayetleriniz varsa mutlaka bir hekime danışın.
Ne yapmalı?
Şişkinliği önlemek için alabileceğiniz birkaç önlem bulunuyor. Öncelikle sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasını önlemek, bunun için basit şeker ve rafine karbonhidrattan uzak durmak, daha fazla lifli gıdalar tüketmek ve yemeklerden önce elma sirkesi tüketmek gerekiyor. Ek olarak evde hazırladığınız kemik suyunu çorbalara veya yaptığınız yemeklere eklemek de şişkinliği azaltan diğer bir yöntem. Baklagilleri pişirmeden bir gece önce suya koymak, bu besinleri tükettiğinizde yaşayacağınız şişkinliğin de önüne geçer.
AŞIRI TÜKETMEK
Yediğiniz yiyecekler kadar içtiğini içecekler de karın bölgesinde şiş ve yağlı bir görüntüye sebep olabilir. Farkında olmadan su gibi tüketilen asitli içecekler ve meyve suları aslında birer kalori bombasıdır ve size ciddi miktarlarda kalori aldırabilir.
Aynı şekilde sürekli olarak tuzlu ve işlenmiş gıdalar tüketmek de benzer bir etki yaratır. Midenizdeki iyi ve kötü bakteri oranını bozarak aşırı kilo artışına neden olabilirler. Üst karında yağlanma ise yeterince lifli gıdalar tüketmediğinizin bir göstergesidir.
Ne yapmalı?
Gün boyunca tükettiğiniz şekerli içecekler yerine su, abur cubur yerine ise sağlıklı atıştırmalıklar koymayı deneyebilirsiniz. Bu sayede yeme alışkanlıklarınızı değişimi zorlanmadan yapabilirsiniz.
Eğer yemek seçimlerinizi değiştirmek istemiyorsanız yaşam tarzınıza ekstra hareket katıp fazladan egzersiz yapmak da işe yarayabilir.
KİLO ALMAK
Tek neden olarak kabul edilmese de kilo almak karın bölgesinde yağlanmaya neden olabilir. Bu sebeple sağlıklı beslenmek ve egzersiz içeren bir yaşam tarzına sahip olmak önemlidir.
Karın yağları aynı zamanda iç organ yağı olarak da bilinir ve bu vücut için en tehlikeli yağlanmaların başında gelir. Aynı zamanda kalp hastalıkları ve tip 2 diyabet riskini de arttırdığı bilinmektedir. Bu nedenle vereceğiniz birkaç kilo, hem düz bir karına sahip olmanızı hem de daha sağlıklı bir hayat sürmenizi sağlar.
Ne yapmalı?
Aktivite miktarını arttırmak kilo vermenin altın anahtarlarından biridir. Bir anda spor salonuna gitme alışkanlığı edinemeseniz de günde 15 dakika aktif hareket etmeyi hedeflemek bile güzel bir başlangıçtır.
Bir diğer önemli yöntem ise aldığınız kalori miktarını azaltmaktır. Zengin lif ve protein kaynaklarını tüketmek uzun süre tok hissetmenin yanında kilo vermeye de yardımcıdır. Özellikle tam tahıllı besinler, vücuttaki kortizol seviyesini de düşürerek yağın mide çevresinde depolanmasının önüne geçerken gün boyu da enerjik hissetmenizi sağlar.