Fibromiyaljinin çocuklarda da görülebildiğini ancak en sık 40-60 yaş aralığında kadınlarda ortaya çıktığını söyleyen Karamehmetoğlu, "Toplumda genel olarak yaklaşık yüzde 5 sıklıkla görülüyor. Çocuklarda bu oran yüzde 1'lere kadar düşüyor. Bu nedenle de çocuklarda tanı koymak daha da zorlaşıyor. Ancak, 40-60 yaş aralığı en çok görüldüğü yaşlar. Kadınlarda, en çok 50-59 yaş aralığında en az ise 20-29 yaş aralığında olduğu kaydedilmiştir. Yani fibromiyaljinin görülme sıklığı yaşla birlikte artmaktadır" diye belirtti.
KADINLARDA VE KIZ ÇOCUKLARINDA DAHA ÇOK GÖRÜLÜYOR
Yetişkinlerde en çok kadınları etkilediği gibi kız çocuklarını da erkek çocuklarına oranla daha fazla tuttuğunu belirten Prof. Dr. Karamehmetoğlu, "Kadınlarda erkeklere oranla 9-10 kat daha sık rastlanıyor. Hastaların yüzde 85-90'ını kadınlar oluşturuyor. Kız çocuklarında da erkek çocuklarına oranla daha çok görülmekte ve etnik köken, genetik yatkınlık, sosyo-kültürel özellikler, psikolojik durum ve cinsiyet fibromiyaljinin yaygınlık hızını büyük ölçüde etkilemektedir" dedi.
EN ÖNEMLİ RİSK FAKTÖRLERİ
Fibromiyalji hastalığında risk faktörlerine de değinen Karamehmetoğlu bu faktörleri şu şekilde açıkladı:
"Kadın olmak
İleri Yaş
Omurgaya yönelik olan fiziksel travmalar (merdivenden düşme, buzda kayıp düşme gibi)
Cerrahi müdahaleler
Trafik kazaları
Geçirilmiş enfeksiyonlar (Borrelia Burgdorferi, Parvovirus, Koksakivirüs, Epstein-Barr Virus-EBV, HCV, Hepatit B Virüs-HBV, HIV, HTLV-1 gibi)
Çocukluk döneminde, psikolojik veya fiziksel şiddet (anne babanın boşanması, terk edilme, savaş, deprem, afet vb.)"
EN YAYGIN ŞİKAYET UYKU BOZUKLUĞU
Fibromiyalji hastalarının en çok uyku bozukluğundan yakındığını söyleyen Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Şafak Sahir Karamehmetoğlu, "Fibromiyalji hastaları kronik, yaygın vücut ağrısı, yorgunluk, uyku bozukluğu, huzursuz barsak sendromu, kas güçsüzlüğü, baş ağrısı, karın ağrısı, uyuşma, karıncalanma, baş dönmesi ve mesane spazmı şikâyetleriyle gelebilir. En yaygın yakınma olan uyku bozukluğu hastaların yaklaşık yüzde 80'inde vardır. Yetişkinlerden farklı olarak fibromiyalji tanısı almış çocuklarda ise eklem gevşekliği veya selim eklem hipermobilite sendromu (SEHS) daha yaygın görülmektedir" diye belirtti.
MULTİDİSİPLİNER TEDAVİ GEREKLİ
Tedavide multidisipliner yaklaşımın gerekli olduğunu vurgulayan Karamehmetoğlu, "Hastalığı saptamak için herhangi bir kan ya da idrar testi yoktur. Ayrıntılı bir fizik muayene, hasta öyküsü ve klinik bulgular ile birlikte değerlendirilmelidir. Vücudun her iki tarafında da simetrik olan, yaygın ve 3 aydan uzun süren kronik ağrıları olan hastalar başka bir sebep bulunamıyorsa fibromiyalji tanısı alırlar. Hastaların tedavisi ekip çalışması gerektirir. Hem ilaç hem de ilaç dışı tedavi yöntemleri vardır ve genellikle birlikte kullanılır. Medikal tedaviye ek olarak fizik tedavi de uygulanabilir. Hastaların yaşam tarzlarında değişiklik yapması gerekebilir. Stresten uzak, sakin bir hayat sürmeleri çok önemlidir. Çocuklardaki fibromiyalji tedavisinde psikososyal destek, uygun fizik tedavi ve oyun şeklinde sürekli aktivite çok faydalıdır. Hastalığa ek sorunlar da multidisipliner bir şekilde ilgili branşlardan destek alınarak tedavi edilmelidir" dedi.