Altıncı hastalık, en çok görülen çocukluk çağı hastalıklarından biri ve özellikle belli bir ay grubunu çok daha fazla etkiliyor. Bu nedenle bu hastalık ile ilgili nasıl önlemler alınabileceğine dair ve en çok yapılan yanlışlar ile ilgili açıklamalarda bulunan Uzman Dr. Nihan Gökçe, uzak durulması ve yapılması gerekenleri anlattı.
"EN ÇOK 6 AY VE 3 YAŞ ARALIĞINDA GÖRÜLÜYOR"
Dr. Nihan Gökçe, "altıncı hastalık (Roseola İnfantum) uçuk etkeni olarak bilinen herpes grubundan olan bazı virüslerin neden olduğu ateş ve döküntü ile seyreden çocukluk çağı hastalığıdır. Hastalık, enfeksiyona maruz kalmış çocuğun solunum yollarından çıkan damlacıkların yayılması ve tükürük yoluyla bulaşır. Daha çok 6 ay-3 yaş arasında görülür" açıklamasında bulunarak, bulaş yoluna ve hastalığın kaynağına dair bilgiler verdi.
Yüksek ateşin altıncı hastalığın en önemli belirtisi olduğunu söyleyen Gökçe, Altıncı hastalık viral enfeksiyonlar içinde çocukluk çağında ateşli havaleye (febril konvülziyon) en sık neden olan viral enfeksiyon olduğunu sözlerine ekledi.
"YÜKSEK ATEŞ SÜRESİ 7 GÜNE KADAR UZAYABİLİR"
"Ateşin genellikle 2-3 sürer, 5-7 güne kadar uzayabilir. Bu sürede çocukta halsizlik, iştahsızlık, öksürük, hapşırık, boğaz ağrısı, boyun lenf nodlarında şişme olabilmektedir. Hastalığın devamında ateş birden düşer ve hastalığın ayırt edici ikinci bulgusu olan döküntü başlar. Döküntüler pembe-kırmızı renkte, genellikle deriden kabarık olmayan, basmakla solan ve kaşıntı eşlik etmeyen lezyonlardır. Gövde ve boyundan başlar, sonra yüz, kollar ve bacaklara yayılmaktadır, birkaç günde solar ve kendiliğinden geçer. Bu hastalığı geçiren çocuklar hastalığa karşı ömür boyu bağışıklık kazanır" açıklamasında bulunan Dr. Gökçe, hastalığın seyri hakkında ebeveynleri bilgilendirdi.
Hastalığa dair özel bir tedavi olmadığını belirten Gökçe, ateşin düşürülmesi için parasetamol ve ibuprofen içerikli ilaçların uzman kontrolünde, çocuğunuzun yaş ve kilosuna uygun olarak verildiğini dile getirdi.
"YÜKSEK ATEŞE KARŞI ASLA YAPMAMANIZ GEREKENLER…"
Yükselen ateş konusunda verdiği tavsiyelerde ise Gökçe; ılık duş ve ılık su ile ıslatılmış bezlerle alın bölgesi, boynun iki yanı, kasıklar, dirseklerin iç yüzleri, koltuk altları silinerek vücut ısısı normale dönene kadar devam edilmeli, halk arasında sık duyduğumuz kolonya, sirke ile ateş düşürülmeye çalışılmamalıdır uyarısında bulundu. Ayrıca hastalığın viral olması nedeniyle için tedavide antibiyotiklerin yeri olmadığını sözlerine ekledi.
"HASTALIK HER DÖNEMDE ORTAYA ÇIKABİLİR"
Hastalığın en sık görüldüğü dönemlerle ilgili olarak ise; bahar ve kış aylarında sık duyulsa da aslında yılın her döneminde görülebildiğini belirten Gökçe; çocukların rahatsızlık esnasında aşırı giydirilmemesi gerektiğini, kalın giysi ve örtüler kullanılmaması gerektiğine dair önemli bilgiler verdi. Yatak istirahati ve bol sıvı alımı ise bir diğer önemli uyarısı oldu.
Bu hastalığın vücutta kalıcı herhangi bir etkisi olmadığını söyleyen Gökçe; çocukta yüksek ateşe bağlı nöbet gelişmesi durumunda 112 aranarak acil yardım istenmesi konusunda uyardı. Nöbet sırasında bilincin kısa süreli kaybı, kol ve bacaklarda istemsiz hareketler, mesane ve bağırsak kontrolünde geçici kayıp gibi bulgular ortaya çıkabileceğini dile getirdi.
"ÇOCUKLARA HİJYEN KURALLARINI ÖĞRETMEK ÖNEMLİ"
Altıncı hastalığa yakalanan bir çocuğun evde istirahat etmesi, akranları ile temasının engellenmesi gerektiği konusunda ebeveynleri uyaran Gökçe, çocuklara hijyen kurallarının öğretilmesinin, altıncı hastalık gibi pek çok hastalıktan korunmak için en önemli nokta olduğunu belirtti.
"Ellerini sık sık temizlemelerini, hapşırırken ve öksürürken ağızlarını bir mendil veya dirsekleri ile kapatmalarını öğretmek hastalığın bulaşmasını önleyici olacak" açıklamasında bulunan Gökçe; ayrıca kreş ve okul ortamında bardak, tabak, çatal gibi malzemelerin kişiye özel olması ve çocuğun bu malzemeleri başka arkadaşlarıyla kullanmaması gerektiğinin öğretilmesinin önemli olduğunu belirtti.