Bireyler, duygusal olarak yaşadıkları olumsuzluklarla baş edebilmek için yemeklere yönelir. Genellikle stres, kaygı, üzüntü veya yalnızlık gibi olumsuz duygularla bu durum tetiklenir.
İtalya Milano IULM Üniversitesi Beyin ve Davranış Laboratuvarı'nın gerçekleştirdiği araştırma kapsamında, 25 ila 55 yaş arasındaki 40 denek üzerinde çalışma yapıldı.
Kişilerin makarna tüketimleri sonrası beyin aktiviteleri izlenerek verdikleri duygusal tepkiler değerlendirildi. Elde edilen verilere göre makarna tüketimi; müzik dinleme, spor yapma gibi birtakım keyif verici aktivitelerden alınan hazza benzer nitelikte bilişsel hormonların harekete geçtiğini ortaya koydu.
Uzman Psikolog Kerem Gümüş, erişimi kolay olan ürünlerin duygusal olarak yaşanan açlık durumlarında büyük haz verdiğini vurguladı. Gümüş, "İnsanlar, olumsuz duygularla başa çıkmak için kolayca erişebilecekleri yemeklere yöneliyor. Araştırmalar bize gösteriyor ki, sadece bu yiyecekler bireylerin sadece fiziksel açlığını gidermiyor, aynı zamanda bileşiğinde bulunan triptofan ve B vitaminleri sebebiyle iyi ruh halini destekler. Besinler, beyinde serotonin üretimini teşvik ettiğinden mutluluk hissi sağlıyor. Yani yediğimiz makarna, dolaylı olarak mutluluk veriyor" dedi.
DENGEYİ KURMAK MÜHİM
Gümüş, "Fakat dikkat edilmesi gereken nokta yemeklerle duygularımız arasındaki dengeyi yönetebilmek. Çünkü stresi sağlıklı yönetemeyenlerin yeme bağımlılığına yakalanma ihtimali yüksek oluyor" ifadelerini kullandı.