Aileler iki-üç yaş sendromu ifadelerine alışıklar. Bu süreçler zorlu geçer. Ağlama krizleri, diretmeler, yemek, uyku düzensizlikleri derken ebeveynler çıldırabilirler. Ancak süreç atlatıldıktan sonra derin bir oh çekilir. Tam atlattık, bundan sonra sendrom falan yok derken, şimdi de altı yaş sendromu çıktı. Geçtiğimiz hafta kızımın yaş grubunda olan birçok arkadaşı ve anneleri ile buluştuk. Çocuklar oyun oynarken biz de sohbete başladık. Bir de ne görelim? Her çocukta benzer süreçler yaşanıyor. Bağımsız karar alma isteği, kendi istediği kişilerle görüşmede ısrar, istemediklerine karşı sinirli tavırlar, ani gelişen öfke, sevinç ve çatışma gibi durumlar...
6 YAŞ ERGENLİĞİ TABİRİ KULLANILIYOR
Aileler bu durumun normal olup olmadığını anlamaya çalışırken ben de hemen araştırmaya başladım. Birkaç psikologdan konu hakkında bilgi aldım. Altı-sekiz yaş grubunda çocuğu olanlar beni can kulağı ile dinlesin. Biz ebeveynler tanıdık bir kelime olarak sendromu duruma hemen yapıştırdıysak da psikolojide altı yaş sendromu diye bir tabir yok aslında. Onun yerine altı yaş ergenliği tabiri kullanılıyor. Bu yaşta kişiliğin yapılandığı bir dönem ve davranışsal zorlanmalar yaşanabiliyor. Aynı zamanda fiziksel, psikolojik ve zihinsel olarak geldiği noktadan daha da ileriye atlayacağı bir dönem ve dünyayı algılarken, aile ve sosyal ilişkilerde öfkelenmesi, mutsuzluğu, isyanları aşırıya kaçmadığı sürece normal karşılanıyor.
TAKDİR EDİLMEK İSTERLER
Üretkenlik konusunda da oldukça verimlidirler. Sürekli ellerindeki materyaller ile yeni şeyler üretirler. Bir nevi etkinlik canavarı olmuşlardır. Ama yaptıkları her şeyi size göstererek övgü almak isterler. Hatta "Ne kadar güzel olmuş anne, çok mu, ne kadar çok, sadece iyi mi yoksa harika mı?" gibi sorularla takdirin en üst seviyesini duymak isterler. Tabii, uzmanlar bu övgüyü de abartmamak gerektiğini söylüyor. Bunun için de ailece oyun oynamayı öneriyorlar ve "Odaklanmalarına, yeteneklerini ön plana çıkarmalarına izin verin" diyorlar.
Altı yaşın zorluklarının temelinde çocuğun aynı zamanda okula başlıyor olması ve sosyal çevresinin de değişmesi, çeşitlenmesi yatıyor. Bu süreçte arkadaşları ise toplu oyunlar oynamayı severler. Hatta lider olma konusunda ısrarcı davrananlar da vardır. Bu da arkadaşlar arasında tartışmalara hatta zorbalığa varan davranışlara sebep olabilir.
EŞYALARINI PAYLAŞMAK İSTEMEYEBİLİR
Uzmanlar altı-sekiz yaş arasında devam eden bu süreçte çocuklarda benmerkezcilik görülebileceğini söylüyor. Oyuncaklarını ve eşyalarını paylaşmak istemeyebilirler. Eleştiri duymak onları ağlatabilir. Alıngan olup çabuk sinirlenebilirler. Yaşadığı olayların etkisinden de uzun süre kurtulamayabilirler.
FİKİRLERİNE SAYGI DUYUN
Tabii, tüm bu tepkilerin bir dozu var. Eğer başa çıkılamayacak durumda ise bir uzmana başvurmak en doğrusu. Ancak anne-babaya düşen sürecin doğal olduğunu bilerek çocuğa olumlu yaklaşmak, anlayışlı ve ilgili olmaktır. Onun artık bir birey olduğu unutulmadan, fikirlerine saygı duymak gerekir.