Başlıktaki terim, Gülen Örgütü'nü anlatmak için üretilmiş sıfat tamlamalarından sonuncusu. Terimi ilk kez kullanan kişi, ABD'li avukat Robert Amsterdam. Okyanus Ötesi'nde üretilen bu terim Türkiye'de -başta Paralel Devlet ve Fethullahçı Terör Örgütü olmak üzere- Gülenistler'i ifade eden pek çok terim varken bizde yaygınlaşır mı bilinmez. Ancak Gülen Örgütü'ne karşı hukuki savaş başlatan ve örgütü ABD'de Sherlock Holmes titizliğiyle araştıran Amsterdam & LLP Partners hukuk bürosunun yetkilisi Robert Amsterdam'ın -34 sayfalık raporunda sıraladığı bilgi/ bulgularla- ortaya attığı terimin içini doldurduğu gönül rahatlığıyla söylenebilir. Gazeteci büyüğümüz Mehmet Barlas sayesinde ulaştığım bu raporda pek çok önemli bilgi var. Rapordaki en çarpıcı bilgi, ABD Başkanı Barack Obama ve Demokrat Parti'nin başkan adaylarından Hillary Clinton'ın da aralarında bulunduğu siyasetçilere Gülen bağlantılı kişiler tarafından bağış yapıldığına ilişkin bilgi. Clinton'ın Gülenistlerden bağış aldığı, SABAH'ın 25 Kasım 2015 tarihli sayısında Ragıp Soylu imzalı haberde yer almış, Obama'nın Gülencilerden bağış aldığı da 30 Mart 2016'da Star Gazetesi'nde yazılmıştı. Habere göre Gülen taraftarlarından Bayrock Natural Stone'un sahibi Burak Yeneroğlu, Obama'nın 2012 seçim kampanyasındaki bağışçılardan biri idi. Ancak Amsterdam'ın tespit ettiği bağış, başka bir isim tarafından yapılmış. Gülen'in Harmony Okulları'yla bağlantılı John Topuz, 2012 seçimlerinde Obama için bağış toplayan Obama Victory Fund'a 9 bin 750 dolar hibe etmiş. Harmony ve iştiraklerinin bağış yaptığı başka pek çok ABD'li siyasetçi de raporda listelenmiş.
FAHİŞ ÜCRET FARKI
Robert Amsterdam'ın raporunun odağında yer alan konular şunlar: Harmony okullarının ABD vergi sistemi ile kamu eğitim sistemini tehdit eder nitelikte olması, çalışanlara etnik ve cinsel açıdan ayrımcılık yapılması, bu ayrımcılıktan kaynaklanan ücret dengesizliği ve H-1B vize programının suistimal edilmesi. Bunların hepsi ABD federal yasalarına göre suç teşkil eden eylemler. Rapora göre Harmony'nin Türk öğretmenlerinden bir kısmı, Amerikan okullarında ders verecek müktesebata sahip değil, İngilizceleri yetersiz. Buna rağmen Türk olmayan öğretmenlerden daha fazla maaş alıyorlar. Okullardaki Gülenci Türk öğretmenler, Türk olmayanlara göre bin 377 dolar daha fazla ücret alıyor. Master dereceli Gülenci öğretmenlerle yine master dereceli yabancı öğretmenler mukayese edildiğinde bu ücret farkı, 3 bin 276 dolara kadar çıkıyor. Farkın en berrak biçimde ortaya çıktığı okullardan biri Houstan'daki Harmony School of Advancement. Bu okulda aynı niteliklere sahip Gülenci öğretmenle, yabancı öğretmen arasında yıllık 14 bin 100 dolar ücret farkı var. Lisans eğitimli Türk erkek öğretmen 65 bin 700 dolar alırken, yabancı kadın öğretmen 51 bin 600 dolar alıyor.
ÖRGÜTE HİMMET
Tabii Amsterdam, Gülenci öğretmenlerin, aldıkları fazla ücretin bir kısmını örgüte himmet (paralel vergi) olarak verdiğinden söz etmemiş. Ama yüksek ücretlendirmenin sebebinin bu olması muhtemel. Peki, Robert Amsterdam örgütün sözleşmeli okullarındaki usulsüzlükleri tespit ettiği halde neden ABD devleti harekete geçmiyor. Cevabı bilinen sorular kategorisine giren bu soruyu da Robert Amsterdam'ın üç hafta önce ABD'de düzenlediği basın toplantısında sarf ettiği iki cümleyle yanıtlayalım: "Bunca bağıştan sonra ABD hükümetinin Gülen örgütünü korumadığını söylemek safça olur. ABD'de bildiğiniz gibi bir derin devlet var." Elhak, ABD'de öyle bir derin devlet var ki bir başka ülkede False Flag (Sahte Bayrak) operasyonu ile Paralel Devlet kurmaya yeltenecek kadar hem de...