Ohhhh! İçimin yağları eriye eriye okuyorum haberleri. Amerikan basınında Ekim ayından beri ünlü ve güçlü erkeklerin maskeleri düşüyor. Yapımcı Harvey Weinstein ile başlayan çözülmede; tanınmış politikacılar, aktörler, sporcular, editörler, yayıncılar, gazeteciler birer birer ifşa ediliyor. En son ülkenin en saygın gazetecilerinden 75 yaşındaki Charlie Rose, yıllardır yanında çalışan onlarca kadını taciz ettiği ortaya çıkınca efsaneleşmiş televizyon programından oldu.
Sonuç; bu adamlar isimleri açıklandıkça işlerinden kovuldu, toplumdan dışlandı, itibarları yerle bir oldu. Olacak tabii. Geç bile kalındı.
Merak ettiğim, sıranın bizim tarafa ne zaman geleceği... Bizim müzik, eğlence, medya, televizyon, siyaset dünyamızda güçlü konumdaki erkekler yanlarında çalışan, kariyerlerinde yükselmek isteyen kadınları sözel ya da fiziksel taciz etmiyorlar mı zannediyorsunuz. Kadınları maaşlarıyla, işleriyle, ünleriyle tehdit etmiyorlar mı zannediyorsunuz. Amerika'da var da bizde yok mu?
Tabii Amerika'da işin büyüme sebebi, toplumun kadınlara sahip çıkması, o adamları dışlaması. Bizde hâlâ 'dişi köpek kuyruk sallamasa...' kafası var maalesef. Durun bakalım, belki o günleri görürüz.