Şimdi böyle bir ilişkiye düşmüşseniz belli ki yanmışsınız; ya aşıksınız ya saplanıp kalmışsınız.
Yani göz göre göre lades diyorsunuz.
Zaten kişi ayrılmaya hazır olmadan hiçbir ilişkiden, işten, durumdan kopamıyor. Aklı başka söylese de, kalbi başka söylüyor ve salağa bağlayabiliyor.
Burada en elzem hareket; durum tespiti yapabilmekte.
Doğru tespit yaparsan, doğru çözüme ulaşırsın; net. Diyelim anladın ki sevdiğin, sevgilin, kocan 'hasta ruhlu'.
Özetle; dengesiz, yalancı, inkarcı, manipülasyon uzmanı, çift karakterli, dedikoducu, menfaatçi, kaşı gözü oynayan, sinirli vs... Ama sen yine de onu sevdiğini iddia ediyor, eceline susuyorsan, işte sana önerilerim güzel kardeşim:
Kendisini asla ciddiye almamakla işe başlayacaksın. Dalga geç biraz.
Her dediği lafa, her yaptığı saçma harekete üzülmeyecek, gocunmayacaksın.
Konu seninle alakalı değil, tamamen kendi arızası, bileceksin.
Hayatını onun etrafında döndürmeyeceksin. Arkadaşlarını, hobilerini, işini ikinci plana atmayacaksın ki ortada kaldığında tutunacağın dalların olsun.
EGOSUNU CİLALA
Otoriteden korkar bunlar.
Etrafında çekineceği 'abi', 'abla', statü sahibi güçlü dostlar barındıracaksın ki arada frene bassın.
Baktın ayarları bozuluyor, egosunu cilalayacaksın. 'Haklısın aşkım' dediğin an zaten ona oyun alanı bırakmıyorsun.
Baktın egosu şişiyor; onun gibi dengesiz, ayarsız davranacaksın. Deli deliyi görünce sopasını saklar.
Arkadaş çevrene fazla sokmayacaksın ki nemalanamasın, arkandan gidip seni çekiştirmeye kalkmasın.
En güzeli; tez zamanda kendini soğutmaya bakacak, uzayacaksın.