Gelelim yine İsveç'teki basın toplantısına. IPS Sistemi ile çalışan 575 ve 670 hp gücündeki yeni jenerasyon Volvo Penta IPS motorların tanıtıldığı toplantıdaki en çarpıcı örneklerden biri de motora göre yapılmış lüks Amerikan yatı oldu. Konuşmacımız Amerika'nın tanınmış yat üreticilerinden Lazzara'nın patronu Dick Lazzara'ydı. Dick, neden IPS sistemine göre bir motor yat tasarladıklarını anlattı. Esprili konuşmasının son noktasını ise birden görüş alanımıza giren 75 feetlik özel üretim LSX QUAD 75 Lazzara ile koydu. Lazzara'nın dört milyon dolarlık özel üretim teknesi gerçekten de gözümüzün önünde inanılmaz bir kıvraklıkla adeta denizde dans etmeye başladı. Dört adet IPS motoru olan koca yat olduğu yerde dönüyor, yan yan ya da çaprazlamasına gidiyor sonra geri manevrada kıçını bir taraftan ötekine inanılmaz bir süratle çeviriyordu. İlk çalışmaları, 1998 yılında başlayan ve hizmete sunulmadan önce farklı teknelerde iki yıl boyunca kullanılan, bin saatlik sızdırmazlık testinden geçen, 2004 yılında 310 ve 370 hp beygirlik motorlarla başlayan IPS serisi, bir yıl sonra 260 ve 370 hp gücündeki motorlarla çeşitliliğini artırmıştı. Ancak çok daha güçlü olan yeni modellerin bir başka farklılığı, motorların ve aktarma organlarının hacim olarak küçülmesi sayesinde motorun kapladığı alanın son derece kısıtlı bir hacim içinde kalabilmesi olmuş. Bu özellik teknelerde büyük yer tasarrufu sağlamış. Ayrıca motorların en arkasına, kıç aynanın dibine kadar taşınabilmesi kocaman bir motor yatta bile motor dairesiyle yer kaybını tam olarak önlemiş. Motorları geriye taşımanın bir faydası da motor sesinin ve vibrasyonun şaşılacak derecede azalmış olması... Ancak IPS, belli bir gücün altındaki motorlarda henüz kullanılan bir sistem değil! IPS ile çalışan motorların emisyonunun çok daha düşük olduğunu, akselerasyonunun yüzde 15 daha hızlıyken, yaklaşık olarak yüzde 30 yakıt tasarrufu sağladığını da vurgulayalım. Klasik içten takma motorlarla kıyaslandığında IPS İçten Takmalı Performans Sistemi'nde şu farklar göze çarpıyor: Yüzde 35 daha randımanlı, hızı yüzde 20 daha fazla, yüzde 15 daha çabuk hız kazanıyor, yüzde 30 daha az yakıt sarfediyor ve yüzde 50 düşük sesle çalışıyor. En önemlisi de daha küçük ve çapariz vermeyen motor bölmesine sahip.