Dergilerin de ömrü vardır; hele künyelerinin alt başlığında 'sanat' adını taşıyorlarsa... İnsan misali doğarlar, bir emekleme yaşının ardından büyürler, olgunlaşırlar; misyonlarını bitirince de kapanırlar. P Dünya Sanatı Dergisi, 'olgun' yaşında dünyaya geldi (Çünkü doğumunun yakın tanığıyım) ve geçen hafta başında 12. doğum gününü kutladı. Nedeni de özetle, derginin imtiyaz sahibi Raffi Portakal'ın da dediği gibi, hazırlık aşaması, çıkışından beşaltı yıl öncesine dayanıyordu. P Kültür Sanat Antika Dergisi adıyla 1966'da yayın yaşamına başlayan dergi, sonraki yıllarda 'Dünya Sanatı' adını, kimliğine ekleyecek ve 1999'da da ikiz kardeşi 'İngilizce' ile bugünlere gelecekti. Bugün Paris'te Louvre, New York'ta Metropolitan müzeleri önünde duran fotografisi de bu ikiz kardeşliğin bir kanıtı... Peki, nedir P Dünya Sanatı Dergisi'nin kimliğini belirleyen özellikler? Özetle şu söylenebilir: Her konuda farklı bir kavramı ele alan, Doğu'dan Batı'ya, tarih öncesinden günümüze, Osmanlı'dan Japonya'ya, Hıristiyanlık'tan İslam'a kadar her coğrafyadan, kültürden ve uygarlıktan o kavramı işlemiş sanat yapıtlarına yer vermesi... Raffi Portakal'ın deyişiyle "Her sayısında bir temanın sanattaki yansımalarını ve sanattaki önemli unsurları tema seçmesi..." Bunun yanında Türkiye ve dünyadaki önemli sanat haberlerini içermesi... Türk yazarları dışında, yurtdışından konunun uzmanlarının yazıları ile bezenmesi... Geçen 12 yılda yayımlanan 47 sayının ana başlıklarına bakıyorum: Mimar Sinan, el, halı, Troya, Bizans, Akdeniz, 20. yüzyıl sanatı, aşk, çocuk, kitap, kadın, yazı, bahçe, savaş, büyü, zaman, tıp, ada, şarap... Bir 'dergi'nin sınırlı boyutları dahilinde her zaman başvuru kaynağı olabilecek bir bilgi birikiminin toplamı... Örneğin son sayının konusu 'Otomobil ve sanat'... Adına aldanmayın, elbette bu bir 'otomobil' sayısı değil... Hasan Yurdakul, bir sanat yapıtı olarak otomobilin fotografisini çıkarırken; Japonya'daki Toyota Otomobil Müzesi'nin baş küratörü Koji Yamada, 'dört tekerlekli' bu aracın 1700'den 1940'a kadarki tarihini sergiliyor. Ve Cihat Burak ile Adalet Ağaoğlu'nun içinden 'otomobil' geçen hikâyeleri... Otomobilinize bir de bu pencereden bakın. Sevgili Raffi Portakal, biliyorsunuz ülkemizin en ünlü antikacılarından... Yayımladığı P Dünya Sanatı Dergisi de adına yakışır bir biçimde gerek gündeme getirdiği konular, gerek bu konuları sunuş biçimiyle şimdiden bir 'antika' niteliği kazanmış durumda... Çocukluğumdan kalan antika bir gümüş çıngırağım var, yıllar yılı sakladığım. P Dünya Sanatı Dergisi'ni de şimdi bu çıngırağın anıları ile biriktiriyorum.