İsveçli yazar Stieg Larsson'un ünü dünyayı tutan Millenium Üçlemesi ve ondan çıkarılan üç İsveç filminin gördüğü ilginin bir Hollywood 'remake'ine yol açması kaçınılmazdı. Şaşırtıcı olan, bunun bu kadar çabuk gerçekleşmesi. Ayrıca hep özgün işler yapagelmiş bir David Fincher'in böyle bir 'kopya'yı imzalaması da az sürpriz değil. Artık okuyup izlediğimiz, en azından da kulaktan duyduğumuz gibi, İsveç usulü bir modern kara-roman (veya film) söz konusu. Başı bir büyük şirketle derde girmiş ve bu yüzden kariyeri sona ermek üzere olan ünlü gazeteci Mikael Blomkvist, ülkede sanayinin kurucularından, büyük bir holding sahibi yaşlı bir adamdan sürpriz bir öneri alır. Biyografisini yazmak bahanesiyle ailesinin geçmişine inmek, orada saklı kalmış sır ve günahları deşmek ve uzun yıllar önce, eski deyimiyle sırra kadem basmış olan bir genç kızı bulmak... Mikael bu çabasında beklenmedik bir ortaktan; yüzü halkalar ve iğnelerle, bedeni ise garip dövmelerle kaplı, deli raporu olan, ama aslında bilgisayar dehası bir genç kızdan, hayatı kaymış gözüken Lisbeth'den yardım alacaktır. Bu film için söyleyeceklerimizin bir kısmını, sanırım orijinal film için de yazmıştık. Üçlemenin tümünden daha iyi ortaya çıktığı gibi; kitapların yayınından hemen sonra ölen ve başarısını hiç tadamayan Larsson, refah, dürüstlük ve barış ülkesi denen İsveç'in arka bahçesini ve gerçek iç yüzünü öyle bir tasvir ediyor ki... Bu tabloda, toplumsal, ailesel ve bireysel yozlaşmalar, bir korku filmi gibi üst üste yığılıyor. Bu tasvirin içinde şehvetten enseste, emekçiyi sömürmekten devleti soymaya, cinayetten işkenceye akla gelebilecek her türlü sapık, ahlaksız ve ayıp davranışlar art arda diziliyor. Ve bu açıdan film, elbette asıl üçlemeyle birlikte, Norveç katliamı olayından hemen sonra gelip İskandinavya düşü denebilecek olaya bir büyük darbe vuruyor. David Fincher, kendisinden bekleneni yapıyor. Ve hacimli romanı Amerikan bakışıyla özetleyen iyi bir senaryodan, rahatça izlenen ve gerektiği kadar ürpertici bir film yapıyor. Filme herhangi bir kusur bulmak, olanaksız denecek kadar zor. Ama işte o kadar. İyi Fincher filmlerinden alınacak o farklı lezzet, o sürpriz şoklar, o çarpıcılık da yok. Ve sanatçının en iyilerinden değil. Bakalım bunun da devam filmleri gelecek mi?
EJDERHA DÖVMELİ KIZ ***
(The Girl with the Dragon Tattoo)/ Yönetmen. David Fincher/
Senaryo: Steve Zaillian/
Görüntü: Jeff Cronenweth/
Müzik: Trent Reznor, Atticus Ross/
Oyuncular: Daniel Craig, Rooney Mara, Christopher Plummer, Stellan Skarsgaard, Steven Berkof, Robin Wright, Joely Richardson, Goran Visnjic/ Warner Bros filmi.