Tezcan Karakuş…
Karakuş değil, kara bela…
Mübarek iftira makinesi.
Son vukuatını AMK'nın Sözcü'sü manşet yaptı, Aydın Doğan da köpürttü.
Kadın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki masaya öyle bir fiyat biçti ki sormayın gitsin…
4 bin 600 liralık sunta masayı altınla kaplattı(!), 240 bin lira da fiyat koydu.
Masa dediği şey bildiğiniz sunta…
Yahya Demirel'in mobilya diye ihraç ettiği sunta.
Üstünde formika da yok…
Kadın koltukları 450 bin lira saydı.
Halbuki onlar da kap kacak gibi Çankaya'dan getirildi.
Kuruş harcanmadı yani.
***
En manyakçası da
Diyanet İşleri Başkanı ile yanındaki 110 kişiye verilen iftar yemeği için yazdığı fatura!
3 bin 390 liraya mal olan yemeğe tam
1 milyon lira dedi iyi mi?
Kadında vicdan yok!
Kazara restoran işletse millete ne kazıklar atar kim bilir...
Hoş restoranı olmadan da millete kazık atıyor ya.
Mesela Ankara'da Malazgirt Bulvarı, Ankapark, Sihhiye Köprüsü ve Dikmen Vadisi'nin yanı sıra fakir fukarının istifade ettiği otobüs seferlerini engellemeye kalkması gibi.
AMK'nın Sözcü'sü ile diğerlerine bir şey dememe gerek yok.
Onların işi zaten fitne çıkarmak…
Karakuş ve Sözcü'nün bu yalanı cezasız kalmayacak.
Cumhurbaşkanı,
'yalancılar' hakkında 100 bin liralık dava açtı.
Az!
Ama olsun.
***
Reis Suriye sınırımızda oldu bittiye getirilmek istenen oluşuma sert çıktı.
ABD'ye ve İsrail'e kafa tutan, emperyalizme rest çeken, mazlumların sesi olan, ülkesini kalkındıran bir liderimiz var…
Reis'in önünü kesmek isteyen gâvur; içimizdeki soysuz ve kansızlarla birlikte işbirliği yaptı.
İftiralar kampanyaya döndü.
Erdoğan'ın şahsında asıl hedefleri Türkiye…
Kalkınma dursun,
Türkiye eskisi gibi hasta adam olsun istiyorlar.
Kobani palavrasını dış basına taşıyan FETÖ şerefsizi de aynı amaca hizmet ediyor.
***
Ben asıl
MHP'ye ve
CHP içindeki vatanseverlere şaşıyorum...
Böyle zamanlarda kenetlenmemiz lazım.
Almanya'nın 6 gazetesi
Başkomutanımıza alçakca saldırıyor.
Ya İngiliz gazeteleri?
Onlar da Reis'e çirkin manşetlerle saldırıyor.
Bizimkiler ise
ABD medyasını geçti.
Erdoğan'ın analarını ağlattığı belli.
Türkiye üzerinde alçakça oyun oynanıyor.
Yani mesele milli.
Kenetlenmeliyiz?
Bu işin eyvahı da keşkesi de olmaz.
Aydın Doğan, medyası
PKK'nın emrine girdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı da
HDP'ye oy verdiğini söyledi...
Sayelerinde
PKK ve Öcalan Meclis'e girdi...
'Türkiye'nin partisiyiz' yalanıyla batıdan oy alan Selahattin efendi ve ekibi İstiklal Marşımızı reddediyor.
PKK'lı çakallar ulumaya başladı yine...
ABD bize tuzak kuruyor.
Daha neyi bekliyorsunuz beyler