Hangi birini yazayım?
O kadar çok şey var ki…
Hepsi de önemli…
Sonraya bıraksam bayatlayacaklar!
Olaylar şimşek hızıyla gelişiyor…
En iyisi kısa da olsa dokunmak...

Aydın Doğan'ın televizyonuna çıkan hunisi eksik bir profesör "Seçmenin iradesi yok" dedi.
Millete hakaret etti terbiyesiz.
Bıraksalar belki de sövecekti.
Bunun da 'Bidon kafa' ve 'Göbeğini kaşıyan adam' diyerek halka hakaret edenlerden farkı yok.
İnsanları nasıl da aşağıladı!
Bir de şu Zarrab meselesi var.
Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Reza Zarrab'a ödül vermesini Paralel medya köpürttü.
Ödülü veren bakanlara da tef çaldı muhteremler(!)
B.kta boncuk aradılar yani.
Severler karıştırmayı…
Sahi Zarrab hangi suçtan mahkum olmuştu?
Yok öyle şey.
Ama kamuoyunda böyle bir algı var Paralel çetenin uydurduğu.
Zarrab ödül kriterlerine uyuyor mu?
Esas mesele bu…
Yani devlete para kazandırmış mı?
Evet.
Peki bu devlet 'Genelev Kraliçesi' Matild Manukyan'a ödül vermedi mi?
Çok verdi.
Zarrab'a niye vermesin?
Algı çalışması yapanlarda vicdan yok.
Ne iftira atmaktan ne de yalan konuşmaktan utanırlar.
Kimyaları böyle.
Yapacak bir şey yok.
Fethullahçı soysuzlar çetesi ve Aydın Doğan medyası şimdi de Mimarlar Odası'nın iftirasına sarıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Diyanet İşleri Başkanı ve beraberindeki heyete verdiği iftar yemeğinin maliyetini öyle bir abarttılar ki sormayın.
Mesela 4 bin 600 liralık masayı 240 bin lira yaptılar.
Koltuklara da 435 bin lira fiyat biçtiler.
Halbuki o koltuklar, bardak, tabak ile diğer eşyalar Demirel ve Gül döneminden kalma…
Yani yeni değil.
Üstelik aynı masaya Kemal Kılıçdaroğlu ve Devlet Bahçeli de oturdu.
Masa bildiğiniz suntadan.
Ama mesele masa değil ki.
Mesele Erdoğan!
Cihan Haber Ajansı, Silivri'de oruç tutanlara sahur yemeği verilmediği yalanını yaydı.
Paralel çete bu, yapar mı yapar!
Zaten işleri güçleri bu.
Tezviratçılar hükümlü ve tutukluların oruç tutmak istediğini ama izin verilmediğini, telefonların da dinlendiğini iddia etti…
Tüm cezaevlerinde olduğu gibi tabii ki Silivri'de de oruç tutanlara yemek veriliyor.
Telefon meselesine gelince; Cezaevi yolgeçen hanı mı?
Telefonlar dinlenecek tabii!
İti var, kopuğu var, ne bileyim teröristi var.
Kaçmak için plan yapanı var.
Kaçsınlar mı yani?
Koray Çalışkan…
Bu adam Boğaziçi Üniversitesi'nde hoca…
Paralel örgütün tetikçi gazetesinin de yazarı.
Ve CHP'nin akıl hocası. Dahası militanı…
Çapsız zevzeğin attığı tweet, herkese 'Bu nasıl bir adam?' dedirtti…
Müptezel, akıl çelmek için '10 huzurlu ülkenin 8'inde koalisyon var' dedi.
Ülkeleri de tek tek sıraladı:
İzlanda, Danimarka, Avusturya, İsviçre, Finlandiya, İzlanda, Danimarka ve Avusturya…
Fark ettiniz değil mi?
2 ülkeyi hiç yazmamış…
Üç ülkeyi ise 2'şer kez yazmış.
Kafası kıyaktı galiba.
Ciddiye almayın!
PKK'lı Apo'nun yeğeni Dilek Öcalan'ı TBMM'ye sokanlara da iki çift laf edecektim ama yerim kalmadı.