10 sene falan evvel. Ortaköy'de oturuyoruz, Korcan'la.. Korcan Karar.. En yakın dostlarımdan.. Motor meraklısı. Bir gösterişli Harley'i var, bir de hızlı BMV'si.. Bana "Çocukları gönder, ben seni bırakırım" dedi.. "Ben" dedim, "Motora binmem.. İlkokul dörtteki ilk geometri dersinde öğrendim ki, en küçük düzlem üç noktadan geçermiş. Yere iki noktadan basan motor ve bisikletle, o gün, bugün ilgilenmedim. Şu, 3, 4 tekerli ATV'ler var ya, onlar olsa tamam.."
"Çok yanılıyorsun Hıncal Ağbi" dedi Korcan.. "Benim ATV yarışında Türkiye üçüncülüğüm var. Ona da bindim, bilirim, en tehlikeli araçtır. Dengesi çok çabuk bozulur. Motor ve bisikleti vücudunla dengelersin, bunda o şansın da yok. Üstelik üstüne devrilir, altında kalırsın.. Dahası.. Bunlar arazi araçlarıdır. Lastik ve dingilleri ona göre tasarlanmıştır. Asfaltta bunlara binmek intihardır."
Akşam üzeri geldiğim evde haberleri izlerken, Korcan'ın yıllar önce söyledikleri aklıma geldi..
Ali Şen ve çok sevdiğim, saydığım dostlarımdan Süha Tanık'ın torunları Alp Ali Şen, asfaltta kullandığı ATV ile, kamyonun altına girmiş ve ölmüştü.
Haberde annesi Begüm ve babası Adnan'ı gördüm, birbirlerine sarılırken..
17 yaşında bir evladın acısını tahmin etmek zor değil.. Hele zaten acılar içinde yaşadığımız son günlerde..
Bu ATV denen lanetin bir ölüm aracı olduğunu ben biliyorsam, herkes biliyor demektir.
Yasaları bilmem.. Ben olsam yasaklatırım, o ayrı..
Ama ana ve babaların, Begüm ve Adnan'ın acılarından alacakları dersler var..
Başınız sağ olsun Şen ve Tanık aileleri..