Soykırım döneminde Polonya'dan kaçıp kurtulanlardan biri Simon Peres.. İsrail Cumhurbaşkanı.. 90'ıncı yaşını Çocuklar Korosu'nun "Barışa bir şans ver" şarkısıyla kutlamış.
Peres, en Türk dostu yabancı politikacılardan biriydi.
Yıl galiba 2008.. Fazıl Say'ın Zubin Mehta eşliğinde vereceği konser için Tel Aviv'e, 29 Ekim'de gitmiştik. Sefir bizi, evinin bahçesindeki "Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu"na davet etti. Namık Tan, bugünkü Amerika Büyükelçimiz.. Muhteşem bir malikane, harikulade bir davetti. Sefir "Sizi, İsrail Devlet Başkanı ile tanıştırayım" dedi..
İsrail Cumhurbaşkanı davete gelmişti. Hem de öyle laf ola, resmi uğrama değil.. Geceye tümüyle katılmak üzere.. Bunun diplomatik anlamını bilen bilir. Bahçenin bir köşesinde etrafı kalabalık duruyordu. Sefirimizle yanına gittik. Beni tanıttı. Gazeteci olduğumu söyledi. Peres elini uzattı. El sıkıştık. Ama elim elinin içinde.. Bırakmıyor. Bir kaç fotoğrafçı resim çektiler.. "Onlar için uzatıyor" dedim.. Hayır.. Çekimler bitti, tüm fotoğrafçılar ayrıldı, elim hala Peres'in ellerinde.. Meğer benimle konuşmayı uzatmak, gitmemi engellemek için elimi bırakmıyormuş.. O zaman dönüşte yazmıştım, uzun uzun..
Kentin çok güzel ve tarihi bir binasını Türkiye'ye tahsis etmişti. Türk Evi olarak açılacaktı. "Açılışı yıl sonunda yapacağız. Kurdelayı da Abdullah Gül kardeşimle beraber keseceğiz, siz de gelin, ama yarın gidin binayı ve çalışmaları görün" demişti.. Haşo ve Nebil'le gittik. Muhteşem bir binaydı.
Sonra Davos patlak verdi, biliyorsunuz..
Türk Evi ne oldu, bilmiyorum!..