Abuzittincim,
Bi hafta kadar oluyor THY ile Brüksel'den dönüyorum. Uçak full..Yanımda bi İranlı var. Atatürk Havaalanı'ndan aktarma yapıp Tahran'a uçacak. Ben önce Türk sanmıştım o derece bize benziyor. Türkçesi de fena değil, derdini anlatacak kadar biliyor. En sevdiği şehir İstanbul.
Bi ara, İranlı yol arkadaşıma hava yapmak için " Bu uçağı bi hanım kullanıyor" dedim. Gerçekten kaptanımız, maalesef adını unuttum, bi kadındı. İranlı dudaklarını oynattı.. Dua ediyor sandım. Söyleyeceğinin Türkçesini arıyormuş. "Bizde de hanım pilotlar var" dedi. Adam beni amma da bozdu derken, İranlı biraz daha dudaklarını oynatıp "Ama bizdekiler uçak rallilerine katılıyor. Böyle büyüğünü uçuranı duymadım" dedi..
Ohh, biraz rahatladım. Konuyu burada kesmekte yarar olduğunu düşündüm.
Yemek servisi de tam zamanında gelmişti. İranlı su istedi ben kırmızı şarap. Hostes küçük şarap şişesini uzatırken yol arkadaşım " ... ama bu haram" dedi. "Bak, şarap içtiğimi Ahmedinejad'a söylersen valla küserim" dedim. "Hem de hosteslere, kızlara nasıl baygın baygın baktığını da anlatırım."
Gülüştük.
THY'nin uçuş sırasında müşteri hizmeti gerçekten kaliteli..Yemekler, sunuş çok güzel.. Zaten bu nedenlerle üst üste Avrupa'nın en iyi hava yolu seçildiler. Dünya sıralamasındaysa 7'nciler ama nedense THY yöneticileri bunun üzerinde durmak istemiyorlar.
Bi sürü havayolu arasında dünya 7'ncisi olmak da büyük başarı. İçinde Amerikalılar, Japonlar, Avustralyalılar, Kanadalılar, Brezilyalılar var.
THY bugünlerde de dünyada en çok noktaya uçan havayolu oldu. Bu da büyük başarı, ama benim aklıma hemen "güvenlik" de geliyor. Maalesef THY güvenlik konusunda çok, çok gerilerde. Ve üzülerek söyleyeyim Abuzittincim, bu konuda THY yönetimi çok gevşek. Örnekleri saymayayım. Ama çok..
Abuzittincim, köyde olduğum zamanlar basını pek izleyemiyorum.
Haber Türk'te bi yazarın (Güntay Şimşek) Gazipaşa Havaalanı ile ilgili bi yazımdan dolayı beni seviyesizce eleştirdiğini yeni öğreniyorum. S
eviyesizliği şuradan geliyor; benim için kullandığı sıfatlara bak: "eski kulağı kesik gazeteci... çakal.. kasaba tüccarı.." 1957 yılında gazeteciliğe başladım. Çok eleştiren oldu.. Bu kadar düşüğüyle 75 yaşımda karşılaştım.
Ne yazdığıma gelince.. Bugün de aynısını söylüyorum:
"Gazipaşa Havaalanı büyük gövdeli uçaklar için riskli havaalanıdır. Bi pas geçme durumunda uçak karşıdaki dağa çarpabilir. Bunu havacılıkla ilgili herkes bilir. Ama eğer midenden bi yerlere bağlıysan doğruları yazamazsın.."
Bunları derken isim misim de vermedim. Ama nedense adam üzerine alınmış! Son bi not daha, bazı kişilerin, daha birçok şirketin Gazipaşa'ya inmek için sıraya girdiğini söylemesine rağmen, şimdiye kadar sadece 3 charter firmasının uçakları bu piste teker koydu!..
Evet sadece 3! Bu ay sonunda onlar da yok. Ümitler Pegasus'ta..
Münasip yerlerinden öperim Abuzittincim.
tecelligunes@yahoo.com.tr