Karıları tarafından terk edilmiş iki arkadaş, insanlardan da, dünyadan da nefret edip, her şeyden uzak yaşamaya karar vermişler. Alaska'ya uçmuşlar..
Sahilde nispeten yaşanır minik kentteki dükkana girmişler..
"Biz dağın ötesinde yaşamak istiyoruz. Bir ay sonra yol kapanır, bir yıl açılmazmış. Bize bir yıl ne lazımsa ver" demişler. Dükkancı deneyimli.. Kızakları yüklemiş. En son da birer uzun tahta eklemiş.. Tahtanın ortasında bir delik.. Etrafı bir kürkle kaplı..
"Bu ne" demiş bizimkiler..
"Bir sene kadından uzak kalacaksınız. Lazım olabilir" demiş, dükkancı..
"İstemeeeezzzz.." diye haykırmış bizimkiler.. "Biz kadından nefret ediyoruz. O yüzden buralara kaçtık zaten.."
"Olsun" demiş, deneyimli dükkancı.. "Alın.. Eğer kullanmazsanız, gelecek sene geri alırım.."
Bir sene sonra, adamların biri tek başına gelmiş..
"Bana bir yıllık erzak" demiş..
"Arkadaşın ne oldu" demiş, dükkancı merakla..
"Öldürdüm" demiş adam.. "Bir gece benim tahtamla yakaladım alçağı.."