"Bugün Hıncal Uluç olduysam, en büyük sebebi babamdır" dediğimi iyi bilir okurlar.. Bana okumayı sevdiren, okumamı sağlayan babam.. Hem de ne okuma..
Dünya Klasikleri denen kitapların hemen tümünü ilkokul çağında okudum. Bu kitaplar öyle bir temel oluşturdu ki bende, üzerini kurması çok kolaylaştı.
Günümüz çocuklarının öyle bir şansı yok.. Öyle babaları olmadığından değil.. O kitapları okuyacak vakitleri bulunmadığından..
Biz radyonun dahi olmadığı yıllarda yaşadık çocukluğumuzu.. Mahallede futbolu, kâğıtları bağlayıp top yaparak oynadığımız yıllar.. Evde oyuncak hak getire zaten.. Okuldan geldin mi, yapacak tek şey var, vakit geçirmek için.. Okumak..
Babam bunu kullandı işte bize okumayı sevdirerek.. Kitap da kolay bulunur şey değil.. Ama bir yere tayin olduk mu, babamın ilk ahbabı kasabanın kitapçısı olurdu. O ahbab da, zaten bir iki tane gelen kitapları önce babam için ayırırdı. Hayal meyal hatırlarım.. Arka arkaya Dostoyevskiler, Karamazof Kardeşler ve Suç Ceza ayırtması ve alması, babam hakkında soruşturma açılmasına sebep olmuştu. "Komünist" diye..
Şimdi ilköğretim öğrencileri okuldan eve gelince, neler neler bekliyor onları, sınavlar, dershaneler yüzünden zaten nerdeyse kalmayan boş vakitleri için.. 100 kanallı televizyon.. Bilgisayar.. İnterneti ve oyunları ile.. Play Stationlar.. Sinemalar, tiyatrolar, konserler.. Ne zaman oturacak da, hem de Shakespeare, mesela Hamlet okuyacak?..
Bana yazıp soruyorlar, analar, babalar.. "Çocuklarımız ne okusun" diye.. Ne vakit okuyacaklarına bakmadan..
NTV'ye alkışım işte tam burada..
İki hamle yaptı son zamanlarda, sadece çocukları değil, büyükleri de Klasiklerle tanıştırmak için..
Birisi kitap, öteki TV yayıncılığıyla..
20 dakikanız yeterli, bir klasikle tanışmanız için..
TV yayınının altında büyük usta Tekin Akmansoy'un imzası var. Tekin Ağabey harika bir iş yapmış.. Bir klasiği 20 dakikada anlatıyor.. Nasıl anlatıyor?..
Bir anlatıcı başlıyor özetlemeye.. Diyelim Hamlet'i anlatıyor, etrafında toplananlara.. Sonra oyunun en önemli sahneleri, bu anlatım arasında ekrana gelmeye başlıyorlar.. Hamlet'in tüm öyküsünü dinliyor, en vurucu sahnelerini, çok iyi bir oyuncu ekibinden, dekorları, kostümleri ile bire bir izliyorsunuz..
Günümüzde Hamlet'i okumaya vakit yok. Hamlet'i oynayacak tiyatro bulmak da zor.. Ama işte sana Hamlet.. Hem de bir pazar günü, öğleden sonra, 20 dakikada.. Seyrettiniz mi, yarın birileri bir yerde Hamlet'ten söz ediyorsa, artık Fransız kalmaz, siz de lafa karışabilirsiniz.. O kadar doyurucu.. Ve de merak sardıysanız, arar bulur, kitabı alır, tamamını okursunuz..
Tekin Akmansoy'un baş danışmanlığında Arzu Akmansoy çekiyor, NTV'nin bu harika kültür dizisini.. Hamlet'ten sonra, Tartüffe ve Cimri (Moliere) ile 4. Murat (Turan Oflazoğlu) da hazır ve sırada.
NTV Yayınları da, klasikleri çok hızlı, çok kolay ve çok keyifli tanıtmanın önemli bir adımını attı.
Hem çocukları, hem büyükleri yakalayacak Çizgi Kitaplar çıkarmaya başladılar.
Bugüne dek Macbeth (Shakespeare), Dava (Kafka), Frankenstein (Shelley), Suç ve Ceza (Dostoyevski), Madam Bovary (Flaubert), Dracula (Braham Stocker) yayınlandı. (www.ntvmsnbc.com ).
Çizimler ve renkler ve baskı birinci sınıf.. Romanların ruhu sayfalara yansımış.. Tabii aslını okumak gibi değil. Ama tanımak için yeterli. Bilgi sahibi olmak, neden, nasıl söz ettiğini görmek ve de merak ederse, heyecanlanırsa, aslını okumaya heveslendirmek. Bundan güzel, bundan anlamlı işlev olur mu?. NTV'nin adımı başarılı olmalı ki, başka yayınevleri de girmiş, çizgi klasik işine.. Boutique Yayıncılık (www.butikyayincilik. com) da başlamış yayınlara..
Enfes seçimler yapmışlar.. Odysseia (Homeros), Venedik Taciri (Shakespeare), Julius Caesar (Shakespeare), Notre Damın Kamburu (Victor Hugo), Dracula (Stoker).
Bu çizgi romanları alın.. Tümünü alın.. Evdeki herkes okuyabilir, en yaşlılardan, en küçüklere.. Hem eğlenir, hem öğrenirler..