Özgür Yici daldı odama.. "Ağbi ben geldim" diyerek.. Bu Özgür başıma Sweetheart belasını açan adam..
Bizim gurubun en iyi dergicisiydi.. Vatan ayrışımında gittiğine en üzüldüğüm üç kişiden biri.. (Ötekiler İbo ve Haşo..) Orda Boxer diye bir dergi çıkarmaya başladı.. Erkek dergisi.. Çok da iyi yapıyor.. Bir ocak ayında yanıma geldi. "Ağbi şubat, Sevgililer ayı.. Şubat sayısına bir şeyler yapalım seninle.. Ne de olsa bugünü sen bela ettin başımıza" dedi..
Kafa kafaya verdik..
Amerikalıların "Sweetheart" diye bir deyimi var. Sevgili, tatlı anlamına.. Bir de American Sweetheart var. Amerikalılar, en sevilen genç yıldızlarına öyle diyorlar..
"Biz de Türkiye'nin Sweetheartı'nı seçelim" dedik. Seçelim de vakit yok. Anket manket yapamayız. "Ağbi sen seç. Günü getiren sensin. Zaten profesyonel jüri üyesi sayılırsın. Sen seç" dedi.. Kandırdı beni..
Ece Gürsel'i seçtik. Gırgır şamata resimler de çektik. Ben bir de söyleşi yaptım Ece'yle.. Şirin bir şubat sayısı çıktı..
Bizim magazin medyası işi saptırdı.. Ece oldu, Hıncal'ın sweetheartı..
Olsun.. Ertesi şubat yenisini seçeceğiz. Millet gerçeği anlayacak..
Ertesi şubat yaklaşıyor.. Özgür geldi.. "Ağbi ben, Sabah gurubu ile konuşuyorum. Galiba geri dönüyorum. Bu Sweetheart işi iyi tuttu. Onu orda bırakmayalım. Bizde devam edelim" dedi.. "Peki" dedim. Görüşmeler uzadı. O yıl seçmedik. Özgür bizimkilerle anlaşamadı. Doğuş gurubuna gitti. Onların böyle dergisi yok. Sweetheart bitti. Ece üstümde kaldı..
"Hangi dergiye geldin Özgür" dedim.. "Dergi değil, ağabey.. Sabah Online'ın başına geldim" dedi.. Baklayı da ağzından çıkardı..
"Sweetheart'ı online seçelim.."
Dedim ki "Yoh!.. Yoh!.. Yemezler. O tuzağa bir daha düşmem.."
Özgür büktü boynunu gitti.. Benim kafama takılı kaldı..
Yahu pazar Sevgililer Günü.. Bir şeyler yapmak lazım..
Eureka.. Eureka diye fırladım. Hamamdan değil. Odamdan..
"Yılın Sevgilileri.."
Yani öyle bir çift bulacağım ki, erkeği, kızların, kızı erkeklerin sweetheartı olacak öylesi..
Anında buldum da.. Sinem ile Arda..
İki dünya tatlısı insan.. İkisinin de dillere düşmüş listeleri yok.. Pabuç değiştirir gibi sevgili değiştirmiyorlar, peşlerinde tonla kız, erkek varken.. İkisinin de aklı başında.. İkisi de sevmeyi bilen, sevilmeye layık gençler.. İkisi de mesleğinde yıldız..
Tam da o gün, Arda sevgilisine harika bir jest yapmış.. Sinem Kobal'ın harikalar yarattığı Romantik Komedi'nin galasına Galatasaray maçı yüzünden gidememiş ya.. Özür dileme jestine bakar mısınız?.
Sinema kapatıp özel gala yapmış, Sinem'e ve dostlarına.. Vay canına..
Ahmet Hakan da kalkıp "Bu ne görgüsüzlük" diye yazmaz mı, bu muhteşem aşk ilanına..
Telefona sarılıp "Ahmet Efendi.. Ahmet Efendi.. Seninle ben de sinema kapatıp, arkadaşlarımızla birlikte Uzak İhtimal filmini izlemedik mi?. Üstelik film vizyonda bile değildi. Bize özel oynadı. O neydi, o zaman" diyecektim, demedim.
Ahmet'e en iyi cevabı böyle vereceğimi düşündüm..
İşte Hıncal Uluç 2010 Sevgililer Günü'nün Sevgililerini seçti..
Sinem ile Arda..
Darısı başıma..