"Medyatava'daki röportajımı gördün mü" dedi, Sema.. Sevgili Sema Öztürk.. Görmedim.. İnternetle işim yok, nerden göreyim..
Bir ara Yasemin benimle ilgili olanların kopyasını alıp önüme koyuyordu.. Onu da yasakladım..
"Gazetelerim bana yeter, bunlarla beni meşgul etme" diye..
Ekşi Sözlük diye bir site varmış mesela.. Allahın günü benden bahsedermiş.. Bir takım adamlar bana dokundurup kendilerini tatmin ediyor, mutlu oluyor, rahatlıyorlarsa, yazsın dursunlar, bana ne?..
Adıma siteler kurmuşlar.. Facebooklar açmışlar.. İlgilenmem.. Açıp bakmadım bile ne yapıyorlar diye..
Benim vaktim kıymetli, benim vaktim altın, pırlanta.. Bilgisayar başında ziyan edemem..
Sabah geldim, Sema'nın röportajı masamda.. Bizim çocuklar mı kopya almış, Sema mı yollamış bilmem.. Benden de söz etmiş röportajda, hoş şeyler söylemiş, sağolsun.. Benim aklımda kalan son soruya verdiği cevap..
"Medyatava'yı takip etmeyen yok. Takip etmiyorum diyen yalan söyler!.."
O zaman ben şimdi aynen yalan söylüyorum Sema..
"Medyatava'yı takip etmiyorum!.."
Tamam mı?. Hiçbirini takip etmiyorum, üstelik..
Ama onlar beni takip ediyor.. Adım adım takip ediyor hem de..
Bu daha iyi değil mi?.